Ölümün Yolu Novel Oku
Bölüm 76 – Gizemli Tedavi
Kage ve Sirius, suç örgütüne karşı bir plan yapmaya karar verdiler. Tam o sırada, dışarıda bekleyen bir misafir onların dikkatini çekti. Tuhaf bir cihazın tamirini yapmaya çalışıyordu ve merakla etrafa bakınıyorlardı. Kage ve Sirius, ona yaklaşarak gard alarak yanına gittiler. O kişi kendini tanıttı, “Benim adım Aris ve ben bir zaman yolcusuyum.
Başka bir zaman çizgisinden geldim çünkü kendi zaman çizgim suç örgütü ve adamları tarafından yok edildi. Kendi evrenimde icat ettiğim zaman makinesi ile bu evrene geldim, ancak cihazım bozuldu. Sadece zaman ve mekan arasında yolculuk yapabiliyor, başka bir zaman çizgisine geçtiğimde motoru patladı. Motoru çalıştırmak için dünyadaki en güçlü zombinin iç çekirdeğini kullanmam gerekiyor.
Yeni motora eklersem çalışacak,” dedi ve küçük çantasından bir kılıç çıkartarak saldırmaya başladı. Kage, hızlı bir refleksle Aris’in saldırısını püskürttü. Aris, bilim adamı olduğu için savaşta pek iyi değildi ve Kage kolaylıkla onu alt etti. Nefes nefese kalan Aris, kendini toparladı ve özür diledi. Sonra örgütle ilgili önemli bilgileri paylaşmaya başladı.
Dünyanın sonunun nasıl geldiğini ve örgütün nerede bulunabileceğini anlatarak, Kage ve Sirius’a büyük bir bilgi yükledi. Suç örgütü, dünyanın enerji kaynaklarını kontrol etmek için acımasız yöntemlere başvurmuştu. Radyasyon ve salgın hastalıklarla insanları korkutarak ve yöneterek hükmetmeye çalışıyorlardı.
Aris, örgütün liderinin kim olduğunu bilmiyordu, ancak Sirius’un beyin yıkama işleminden sorumlu olan doktorun onlara daha fazla ipucu verebileceğini söyledi. Kage ve Sirius, Aris’in teklifini düşündüler ve onun kendilerine katılmasının daha da güç vereceğine karar verdiler.
Aris, onlarla birlikte örgütün gizli binasına doğru yol aldılar. Binaya ulaştıklarında, beklenmedik bir direnişle karşılaştılar. Örgüt üyeleri, binayı korumak için sert önlemler almışlardı.
Ancak Kage ve Sirius, eşsiz yetenekleriyle düşmanlarını kolayca alt ettiler. Kage’nin ustalıkla kullandığı kılıcı ve Sirius’un gelişmiş becerileri, örgüt üyelerini tek tek etkisiz hale getiriyordu. İlerledikçe, karşılarına çıkan engelleri aşıyor ve binanın derinliklerine doğru ilerliyorlardı.
Birden, karşılarında beklenmedik bir düşman belirdi: Zombi ninjalar. Bu zombi ninjalar, çürümüş bedenleriyle tehlikeli bir zehre sahipti. Bu zehir, zombilere karşı son derece etkiliydi ve çürümüş bedenlere temas ettiğinde hızla yayılarak vücudu parçalara ayırıyordu.
Zombi ninjalar, binlerce yıldır yaşayan örgütün en güçlü üyeleridir. Kage, arkasında bir varlığın varlığını hisseder ve hızla döner. Ancak yerde sadece bir saniyeliğine bir gölge görür, şaşırır ve garip bir hisse kapılır. Ne yazık ki, boşuna endişelenmiştir, çünkü zombi ninjalar hızla etrafını sarar ve zehirlerini fırlatırlar.
Bu sırada Aris, zaman bilekliğini kullanarak zaman enerjisini kendi vücuduna yönlendirir ve kendisi için zamanı hızlandırır. Etraftaki zaman ona yavaş gelirken, zombi ninjaların gücüne karşı kaçmak mümkün olmaz. Kage, diğerlerini korumak amacıyla cesurca ileri atılır ve tüm zehirler ona isabet eder. vücudu hızla çürümeye başlar.
Ancak, Kage içindeki tüm enerjiyi etrafına yayarak düşmanı korkutur ve sersemletir. Kave ve Sirius hızla sersemlemiş zombileri öldürerek çevresini temizler. Geriye sadece tek bir zombi lideri kalır. Kage, zehrin tedavisinin olup olmadığını sorar. Ancak lider, cevap vermeyeceğini belirterek sakladığı zehiri düşün altından çıkarıp yutar ve kendi canına kıyar. Zehir, Kage’nin vücudunun yarısına yayılmıştır.
Tam umutsuzluğa düştüğü anda Aris’in aklına tek bir çözüm gelir. Çantasından bir ilaç çıkarır ve bu ilacın zombilik tedavisi olduğunu söyler. İlacı tam alırken zehir vücudunun her yerine yayılır ve vücudu parçalanmaya başlar. Artık ilacı kullanmaktan başka çare kalmamıştır.
Aris, ilacı Kage’nin ağzına koyar ve Kage hızla ilacı yutar. vücudu yerde parlamaya başlar ve içindeki zehir dışarı çıkar. Tüm organları parçalanıp ve yenileri oluşur. Zombi derisi dökülüp yerine yeni bir insan cildi çıkar. Sadece birkaç dakika içinde Kage uyanır ve dışarıdaki denizin yansımasında kendi yüzüne bakar. Ölmeden önceki haline geri dönmüştür ve o dünyadaki tek insan Kage olmuştur.
Sirius, ilk defa bir insan görür ve ağzı sulanır. Ancak Aris onu durdurur ve “Yapma, o senin ustan” der. Sirius’un gözleri normale döner ve ustasından özür diler. Kage ve diğerleri doktor için binaya tekrar girdiklerinde merdivenleri hızlıca tırmanırlar, ancak üst kata çıktıklarında aradıkları bilgileri bulamazlar. Hayal kırıklığına uğrayan ekip, en alt kata geri dönmeye karar verir ve hızlı bir şekilde asansöre doğru ilerler.
Kage, insan formuna henüz tam olarak alışamadığı için asansör düğmesine basmak için uğraşırken, yanlışlıkla tuşun yanındaki bir yere dokunur. Aniden duvarın içine gizlenmiş duşlar ortaya çıkar ve yerine yeni tuşlar yükselir. Bu anlaşılmaz olay karşısında şaşkınlık içinde kalan ekip, durumu anlamak için birbirlerine bakar.
Aris hızla çantasından bir kablo çıkarır ve antik alfabeye sahip bir klavye ortaya çıkarır. Gözleri hızlıca tuşlarda gezinirken, eski dilin şifresini çözmek için birkaç dakika içinde ustalıkla klavyeyi kullanır. Ardından, elde ettikleri şifreyi girerler ve asansör, çapraz olarak inmeye başlar, binanın gizli yer altı katına doğru ilerlerler.
Sonunda, asansör kapıları açılır ve Kage, Sirius ve Aris, kendilerini doktorun odasında bulur. Odanın içi gizemli cihazlar ve deney malzemeleriyle doludur.
Yorum