Ana Karakterden Daha İyi Novel
Bölüm 301: Kalan İki Gün
“Yani onun hedefi gerçekten Özgür İnsanlardı,” diye içini çekti Wittral, “Görünen o ki Brimgan İmparatorluğu son birkaç yüzyılda daha da güçlendi. Kendilerini gerçekten Özgür İnsanların liderleri olarak görmeye başladılar ve ağırlıklarını kullanmaya başlıyorlar. ”
“Ben… Zakzak'ın getirdiği Su Kayağı aracılığıyla Klan Lideri tarafından bazı şeyler hakkında bilgilendirildim.” Wittral, Nurnur'un kafa karışıklığını görünce şunları söyledi: “Görünüşe göre Brimgan İmparatorluğu'nun İmparatorunun gücü, şefimize yetişiyor.”
“Bu imkansız!” Nurnur şaşkınlıkla konuştu: “Böyle bir şey nasıl olabilir? Bu doğru değil.”
“Bu açıklamayı söyleyen bizzat Şef'ti.” Wittral, Inala figürünün maden girişine yaklaştığını söyledi ve gözlemledi: “Bu nedenle, Brimgan İmparatorluğu kendilerini Özgür İnsanların lideri olarak göstermek için muhtemelen bizim yönetimimizdeki Özgür İnsanları hedef alıyor.”
“Özgür İnsanları elimizin altından kurtararak cesur bir açıklama yapacaklar.” Wittral, aldığı bilgilere dayanarak şu sonuca vardı: “Büyük Cooter Klanı bizim şartlarımıza uymalı ve tutsakları altındaki Özgür İnsanları serbest bırakmalıydı. Bu, Brimgan İmparatorluğu'nun sarsılmaz gücüdür.”
“Böyle bir açıklama yayınlayacaklar.” Sonuçlandırdı.
“İnala'yı haberci olarak mı gönderdiler?” Nurnur kaşlarını çattı, “Bu kadar büyük bir projeye tek kişi yeter mi?”
“Onun rolü Cooter Klanı yönetimindeki Özgür İnsanlar arasında Brimgan İmparatorluğu'nun şerefine yönelik farkındalık yaratmaktır.” Wittral şu analizde bulundu: “ve Özgür İnsanlar bize karşı hoşnutsuz olup isyan etmeye başladığında Brimgan İmparatorluğu ana gücünü gönderecektir.”
“O halde Inala tehlikeli!” Nurnur dedi ve Prana'sını alevlendirdi, “Hizmetçilerimizin beyinlerini yıkamadan önce onu hemen öldüreceğim.”
“Hayır, bırak o yapsın.” Wittral onu geride tuttu, “Eğer öldürülürse Brimgan İmparatorluğu yalnızca bir tane daha gönderir.”
“Ciddi misin?” Nurnur “Ya başarılı olursa?” diye bağırdı.
“Bırakın başarılı olsun o zaman,” Wittral omuz silkti, gözleri soğuklaşırken, “Başarının sonucu ne oldu?”
“Sadece beş bin sekiz yüz beyni yıkanmış Özgür İnsan,” diye homurdandı, “Onları rastgele yok edip sayılarını değiştirebiliriz. Merkezimizde yetiştirilen Özgür İnsanların nüfusu artmaya devam ediyor.”
“Bazı Özgür İnsanların ölümü endişelenmeye değmez. Bunun yerine,” dedi sakince, “Brimgan İmparatorluğu'nun bize karşı geliştirdiği yöntemleri anlayabileceğiz. Bunu daha iyi anlayarak, Buna göre karşı tedbirleri hazırlamak.”
“Brimgan İmparatorluğu'nun planı daha harekete geçmeden başarısız olacak.”
'İnanılmaz, her şeyi sadece birkaç dakika içinde analiz etti.' Nurnur dilini şaklatarak övgüler yağdırdı: “Bu, İnala'nın daha uzun yaşayacağı anlamına mı geliyor?”
“Birkaç günden birkaç aya kadar,” Wittral başını salladı. “Brimgan İmparatorluğu'ndan hiçbir Özgür İnsan bu kadar ileri gitmeye cesaret edemediğinden Şef onunla ilgilendiğini ifade etti. İnsan Avatarı oluşturma sürecinin ne kadar ileri gittiğini görmek istiyor. Brimgan İmparatorluğu gelişti.”
“Erken mi gidiyoruz?” Nurnur hayal kırıklığıyla sordu: “Bir sonraki kadro değişikliğine kadar burada eğitime devam etmenizi istedim.”
“Pek sorun değil. Zaten üç ay sonra buraya döneceğim.” Wittral omuz silkti ve İnala'nın döndüğünü görünce Nurnur'u dürttü, “Bu kısa bir yolculuktu.”
Nurnur, “Onu izlemesi için bir ceset göndereceğim” derken, yanında bir ceset belirdi ve İnala'nın kaldığı taş eve doğru yürüdü.
İkisi de bölgeyi terk ettiğinde, Empyrean Zinger İzci'si yüksek frekanslı bir çığlık atıp saklanmaya geri dönerken yakındaki bir taş çatlayarak açıldı. Wittral tünelden çıktığında içine bir taş düştü.
İçinde bir Empyrean Zinger İzcisi vardı. Dolayısıyla Wittral, Prana'sını serbest bıraktığı anda vücudunda bir tekilliğe neden olarak intihar etti, bir tanecik boyutuna küçülürken hayatını kaybetti.
Böylece Prana'sı taşın üzerinden geçtiğinde Wittral herhangi bir terslik hissetmedi. Empyrean Zinger İzcileri son derece tetikteydi ve bir anda intihar etmeye hazırdılar. Günler içinde çeşitli talihsiz kazalar nedeniyle pek çok kişi hayatını kaybetmiş olsa da, hassas bilgileri İnala'ya aktarmayı başaran yeterince kişi vardı.
Çim yatağında oturan ve Nurnur'un ayak seslerini duyan İnala, aralarında geçen konuşmanın zaten farkında olarak hafifçe gülümsedi. Başından beri, düşünce süreçlerini kasıtlı olarak Wittral'in az önce analiz ettiği yöne doğru yönlendiriyordu; Brimgan İmparatorluğu'ndan gelen ve Özgür İnsanları serbest bırakmayı amaçlayan bir casus.
Bu çığır açıcı bir hedefti ve bu nedenle tüm dikkatlerini çekti. Farkında olmadıkları şey ise böyle bir projenin hiçbir zaman var olmadığıydı. Brimgan İmparatorluğu, Cooter Klanı'nı siyasi bir savaşa kışkırtacak kadar güçlü değildi.
Bu sadece onun orkestrasıydı. Gözcülerin aktardığı bilgi miktarı olmasaydı Inala'nın herhangi bir şey yapması imkansız olurdu. Neyse ki adadaki Cooter Klanının geri kalanını kuklalarıyla değiştirdi.
İnala'nın faaliyetlerini takip ederek buldukları 'bilgiyi' Nurnur'a aktarıyorlardı. Anlatıyı asıl besleyenler onlardı.
'İşler hızlandığı için bu bir karmaşa.' Inala biraz endişeli bir şekilde şöyle düşündü: 'Gemi iki gün sonra gelecekse acele etmem gerekecek. Biraz daha zamanım olsaydı mükemmel olurdu, çünkü Wittral'a daha fazla uydurma bilgi organize edip besleyebiliyorum. Ama neyse, olan bu.'
'Bir değişkenin ilk işaretinde değişikliklerin derhal yapılması gerekir.' Kendi kendine söyledi ve Gannala'nın sesini taşıyan küçük bir kuklayı çıkardı. Prana'yı içine sızdırdı ve onu etkinleştirdi, sonuçta o kadar zayıf bir ses çıkardı ki kulağının yanında tutmasına rağmen kendisi bile duyamadı.
Ama bu yeterliydi, çünkü İkincil Doğası sayesinde belli belirsiz bir şeyler yakalayabiliyordu. Boyu içeriği duyacak kadar büyümemişti ama yine de bunu bir bebek Empyrean Tusk'ın çığlığı olarak tanıyabiliyordu.
(Buradayım!)
Hemen yuttu ve Nurnur'un ayak seslerinin yaklaşıp başının yanında durduğunu duyunca uykuya daldı. Orada bir heykel gibi hareketsiz durup Inala'nın uyuyan yüzünü izliyordu.
Le Adası!
Madenin derinliklerinde dar bir tünelde Gannala ve Asaeya oturuyordu. Bebeğin Empyrean Tusk'ın ağladığını duyunca gözlerini kapattı ve iletilen çığlıkların sayısına dayalı olarak bir koda benzer bir gözlem yaptı: “İki gün, ha?”
Asaeya'ya baktı, “O halde acele etmemiz lazım. Hadi gidelim.”
Gannala, Asaeya'ya eşlik ederek gizlice madenden çıktı, Sumatra Gemisini çıkardı ve Ralral'ın verilerine dayanarak bölgenin haritasını aklına not ederek Fral Adası yönünde yelken açmaya başladı.
Fral Adası çevresinde pek çok sığ nokta vardı. Inala'ya bindikten sonra geminin hangi yöne gittiğine bağlı olarak Gannala ilgili sığ bölgeyi seçecek ve tuzağı oraya kuracak.
Mide biyomuna odaklandı ve Yaban Domuzu Kral kuklalarını gözlemledi, “Her şey onların performanslarının başarısına bağlı olacak.”
Geminin çevresindeki Pranik Canavarlar duyularını kaybederken Sumatra Gemisi Dralh Denizi'ni hızla geçti. Asaeya, yeteneğini defalarca kullanarak en önemli rolü oynayacağı ana hazırlanırken Prana Bombalarının içeriğini durmadan düşürdü.
Wittral'ı kaçırmanın zamanı gelmişti!
En iyi roman okuma deneyimi için Fenrir Scans adresini ziyaret edin
Yorum