Yüce Yırtıcı Sistemi Novel
(Rüzgar patlaması)
Siara rüzgar patlamalarından birini daha kullandı, ancak Aella kolay yenilmezdi. O da Siara'nın saldırısına karşı koymak için (Rüzgar Patlaması)'nı kullandı.
(Rüzgar patlaması)
Siara ve Aella yeteneklerini aynı anda kullandılar.
İki dev rüzgar küresi birbirine çarparak, podyumu neredeyse havaya uçuracak bir etki yarattı.
Ne yazık ki Aella zayıf bir kadın olduğu için, her iki saldırı da birleşip kendisine ters teptiğinden, zarar gören o oldu.
“vazgeç…” dedi Sara korkutucu bir sesle ama Aella hiçbir şey söylemeden ona doğru koştu.
Aella, evrimleşmesi gereken zamanda en iyi durumunda, Lv.65'ti. Evrimleşmediği için deneyim kazanamadı ve seviye atlayamadı. Siara'nın Lv.68 olduğu ve sadece 3 seviye ötede olduğu düşünüldüğünde, savaş hemen hemen aynı seviyede olmalıydı.
Ne yazık ki öyle değildi. Sonuçta Siara, grubunun Aella'ya saldırmasını sağladı.
İstatistiklerinde %10'luk bir artış olmasına rağmen, Rüzgar Patlaması Siara'nınkinden önemli ölçüde daha zayıftı. Bunun nedenlerinden biri becerinin düşük seviyesiydi. Aella bu beceriyi sık kullanmadığı için seviyesi önemli ölçüde düşüktü, sadece Lv.3. Siara'nın rüzgar patlamasına gelince, o zaten Lv.7'ydi.
“Eğer istediğin buysa o zaman tamam…”, diye mırıldandı Siara yeteneğini kullanırken (rüzgar esintisi).
Diğer kurtlar da birden fazla beceri kullanarak Aella'ya saldırdılar ve sonunda Aella maçı kaybetti.
'Neden daha güçlü değilim? Neden? NEDEN!?', bayılmadan önce aklından geçenler bunlardı.
Shin'in yanında kalıp ona her zaman yardım edebileceğini düşünüyordu. Eğer bir şey Shin'i rahatsız ediyorsa, onu koruyabileceğini düşünüyordu ama kendine bakınca ne kadar acınası olduğunu fark etti.
Reosan, Aella'nın bayıldığını duyurdu ve sıradaki katılımcının öne çıkmasını istedi.
Elbette öne çıkan Shin'den başkası değildi.
İki elf Aella'yı kenara çekip yaralarını iyileştirmek için ona Şifa büyüsü yaptılar.
Shin onu anında iyileştirebilirdi, aslında yalnız bırakılsa, Shin'in ilk gemisi olma ayrıcalığına sahip olduğu için kendi kendine iyileşebilirdi. Ancak, elfler önceden oradaydı ve görevleri yaralıları iyileştirmekti. Bu yüzden, Shin onların işlerini yapmasını engellemedi.
“Şimdi kürsüye çıkan kişi, Lou Shin klanının lideri, SHIN'den başkası değil!”, Reosan bunu duyurduğu anda herkesin sırtından aşağı ürperti indi.
Seyirciler tezahürat etmeye başladı. Göksel varlıklar artık çok daha fazla ilgiyle bakıyorlardı ve aynı şey, stadyumdaki odalardan veya diğer krallıklardaki çeşitli yerlerden ekrana bakan herkes için geçerliydi.
Shin öne doğru yürüdü ve podyumun üzerine çıkıp beyaz kurtlara baktı.
Bir iki kez gözlerini kırpıştırdı, Aella'nın rüzgar esintileriyle nasıl saldırıya uğradığını hatırladı.
Tam olarak öfkeli değildi. Yine de biraz rahatsız hissediyordu – sonuçta, Lou Shin klanından birinin ilk kez kaybetmesiydi!
Shin kürsüye girdiğinde, ürpertici bir rüzgar esmeye başladı. Seslerini yükselten, onu alkışlayan herkes sakinleşti. Garip bir öldürme niyeti hissedebiliyorlardı.
Shin, karşısında duran Siara'ya dik dik baktı.
“Savaş başlasın!” diye duyurdu Reosan.
Shin, duyurudan sonra bile Siara'ya bakmaya devam etti.
Savaşın başladığı anda aura alanını kullanarak onları yere sabitleyip bitirebilecekken kendini tuttu.
Bu, en azından Siara'ya karşı bir saygı biçimiydi, ilk baştaki saygı.
Bu sefer kurtlar daha dikkatliydi ve Siara onun güçlü bir saldırı kullanarak savaşı bir saniyede bitirmeye çalışmasını bekliyordu ama bunun yerine ortadan kayboldu ve onun önünde yeniden belirdi. Sanki ışınlanmış gibiydi!
Bir adım geri çekildi ve Shin'in yine ortadan kaybolduğunu gördü.
'Bu...'
Bakışlarını sağ tarafa doğru çevirdiğinde Shin'in başka bir kurdun önünde yeniden belirdiğini gördü.
Shin (Kan Çatlatma)'yı kullandı ve kurdun karşısına çıkıp onu fırlattı; burada bulunan bütün kurtlar dişiydi.
Aynı şekilde bir süre sonra kaybolup bir başka kurdun karşısına çıktı ve onu da bir hamlede yere serdi.
Shin'in sürekli olarak farklı yerlerde kaybolup tekrar ortaya çıkması sonucunda beyaz savaşçıların sayısı yediden sadece ikiye düştü ve yaklaşık beş tanesi bayıldı.
'Sanırım klan üyelerimle de birlikler oluşturmalıyım.' diye düşündü, Siara'nın klanının içinde olduğu birliğe bakarken. Sonuçta Aella'ya karşı oldukça etkiliydi.
Yeteneğini (Rüzgar koşusu) kullanıp diğer kurda doğru koştu ve onu da yere serdi.
Öte yandan Shin'i kovalamaya çalışan Siara ise geride kaldı. Sadece Shin'i kovalamayı başaramadı, aynı zamanda üyelerini Shin'in saldırılarından kurtarmayı da başaramadı.
“BENCE...”
“Kaybedemem...”
“Kocamın intikamını henüz almadım…” diye mırıldandı.
Gösteriden sonra kalabalık çılgına dönmüştü ve yüksek sesle bağırıyorlardı, ancak Shin, Siara'nın söylediklerini duyabiliyordu.
“Bu zavallı güçle Kira'nın intikamını almanın hiçbir yolu yok…” dedi Shin sakin bir sesle.
Duygusuz bakışları, onun sırtından aşağı bir ürperti göndermeye fazlasıyla yetiyordu.
Geriye sadece Siara kalmış, diğer kurtlar da etkisiz hale getirilmişti.
Seyirci, sıra dışı bir şeyi kaçırma korkusuyla gözünü bile kırpmaya cesaret edemiyordu.
Shin, Siara'nın ayağa kalkmasına izin verirken tek bir şey söyledi – “Kararın bu kadar mı zayıf…? Hadi, ayağa kalk.”
Shin, Siara ayağa kalkarken ona dik dik bakmaya devam etti. Birkaç saniye boyunca birbirlerine baktılar.
Tıpkı bir karganın tüyünün yere çarpması gibi, ikisi de hız arttırıcı yeteneklerini kullanarak birbirlerine doğru koştular.
(Hava Kesiği)
(Hava Kesiği)
İkisi de yeteneklerini kullandı ve Shin'in (Aero Slash) Siara'nın (Aero Slash) saldırısını alt etti.
Siara, Shin'e zarar vereceğini veya en azından hareketlerini geciktireceğini umarak (Rüzgar Patlaması) yeteneğini kullandı ancak ne ona temas etti ne de onu geciktirdi.
Shin, becerisini (Aero vuruşu) sürekli kullandığı için Siara'ya birçok kesik atıldı.
Onu öldürmek istemiyordu, bu yüzden en önemsiz noktaları hedef almaya devam etti.
Yorum