Yıldızların Ötesinde Novel Oku
Bölüm 1247: Üst alem
Lu Yin ağzını açtı, ama aslında ne diyeceğini bilmiyordu. 50 milyondan fazla yıldız özünün formcast modelini istediği seviyeye yükseltemeyeceğine dair bir önsezi vardı, ancak şimdi de Froststone'u yükseltemeyeceği görülüyordu.
Sadece ilk yükseltme, bir Milyon Star Essence gerektiriyordu, bu da ilk yükseltme için şimdiye kadar gördüğü en yüksek maliyetti.
Ancak, başladığından beri bitirmeden önce durmak istemedi. Böylece, daha fazla yıldız özü atmaya devam etti.
Sonunda, Froststone düştü, ancak sadece bir kez yükseltilmişti.
Yükseltildikten sonra Froststone biraz değişmişti. Rengi biraz daha beyazdı ve etrafındaki boşluk donmaya başladığı için biraz daha soğuk görünüyordu.
Lu Yin taşı topladığında, sadece avucunun soğuk olduğunu ve soğuk ısırma ve biraz acı verici olduğunu hissetti.
Bu soğuk aslında ona acı verecek kadar yeterliydi, ki bu biraz fazla. Bu soğuk algınlığı, 300.000'den fazla güç seviyesine sahip büyüteçleri dondurabileceğini tahmin etti.
Yine de, donma zamanından çok uzaktı.
Lu Yin, Froststone'u üst ışık ekranına geri koydu ve tekrar yükseltti.
Froststone için ikinci yükseltme ona beş milyon Star Özü'ne mal oldu.
Lu yin kalbinin ağrısını hissetti.
Froststone'a bakarken, bir kez daha değiştiğini, daha beyaz hale geldiğini gördü. Garip bir şekilde, bu renk aslında evrene ait görünmüyordu.
Kara delikler ışığı emebildi ve bu taşın beyazı da ışığı emebilecek gibi görünüyordu. Beyazın yanı sıra, diğer tüm renkler emildi ve artık görülemedi.
Lu yin taşa hafifçe dokundu ve sıradan bir insan elektrik şokuna maruz kaldığında parmaklarının uçları dondu.
Hoş bir sürpriz oldu. Froststone hala zaman donduramazsa bile, kesinlikle bir silah olarak kullanılabilir ve ona dokunan kişi kesinlikle acı çekerdi.
Lu Yin üçüncü kez yükseltmek istedi, ancak bir an için düşündükten sonra bu fikirden vazgeçti.
Zaman yanıltıcı bir kavramdı ve Froststone'u zamanı dondurabileceği noktaya yükseltebilse bile, ne kadar Star Essence'a mal olacağı hakkında hiçbir fikri yoktu. Kendisine bahis koymak için kullandığı yüz milyonlarca yıldız özünü düşünmezse, hala otuz altı milyondan fazla yıldız özü kaldı, ancak hepsini kullanamadı.
Lu Yin bir an düşündü ve sahip olduğu çeşitli eşyaları kontrol etmeden önce Froststone'u uzaklaştırdı. Sonunda, bu noktada yükseltilmek için en uygun olan ürün onun evrensel zırhıydı.
Bu evrensel zırh grubunun ne kadar yükseltilebileceğine dair hiçbir fikri yoktu. Teknokraside üretilen malzemelerden yapılmıştı ve Lu Yin, zırhın rünlerinin teknokrasinin kardeşi Hui Kong'dan sonra gönderdiği mekanik canavarlarla eşleştiği noktaya yükseltilemese bile, hala yakın olması bekleniyordu.
Bunu düşündükten sonra, kozmik zırhı üst ışık perdesine koydu ve sonra Star Essence'a atmaya başladı.
Bu evrensel zırhı dokuz kez yükseltmişti ve dokuzuncu yükseltme altı milyondan fazla yıldız özü almıştı. Böylece Lu Yin, bir sonraki yükseltmenin muhtemelen on milyonlarca yıldız özü gerektirebileceğini tahmin etti.
Bir sonraki yükseltmenin on dört milyon yıldız özü aldığı ortaya çıktı.
Lu Yin'in kalbi, yükseltilmiş evrensel zırhına bakarken ağrıyordu.
Ne kadar gittikçe, her şey için daha fazla yıldız özüne ihtiyaç duyuyordu. Son maliyet artışlarının oranına dayanarak, Lu Yin'in mevcut geliri tamamen yetersizdi.
Evrensel zırhı bir kez daha yükseltmek istedi, ancak düşündükten sonra Lu Yin yapmaya karar verdi.
Kalan yirmi iki milyon yıldız özü bitirmek için yeterli olmayabilir!
Zenith'ten biraz daha fazlasını kazanabileceğini umarak uzun bir iç çekti. Aksi takdirde, gerçekten parası olmazdı ve Blaze aleminden kazandığı tüm para giderdi.
Aslında, Blaze Realm'in hazinesindeki en az değerli şey Star Essence'dı ve satılabilecek başka birçok eşya vardı. Biraz düşünceden sonra, Lu Yin her şeyi Bei Qing'e göndermişti.
Lu Yin'in statüsünün yükselişi ve Star Essence'ın müstehcen kullanımı ile Lu'nun büyük müzayedesinden elde edilen gelir artık onu destekleyecek kadar değildi. Bununla birlikte, açık artırma Innerverse'de bir şube açarsa, o zaman Blaze Diyarı'nın hazinelerini satabilir ve aynı zamanda iyi fiyatlar karşılayabilecek bir alıcı kalabalığını çekebilmelidir. Ayrıca, Lu Yin eşyaları iyi bir fiyata satamazsa, sadece kendisini kullanabilirdi.
Daha fazla para kazanmanın yollarını düşündüğü için Lu Yin, tam Stonewall Kutsal Yazılarını okudu. Bu şekilde, zaman hızla geçti.
Manzara gözlerinin önünde değişti ve Blaze bölgesinde kullandığı güvenli eğitim odasında yeniden ortaya çıktı.
Gadget bir bildirimle bip sesi çıkardı. Lu Yin aşağı baktığında, gördüklerinden çok memnun oldu ve uzay istasyonuna koştu.
Şampiyonların sahnesi iki gün önce Neoverse'den gönderilmişti. Yuan Shi yaptığı işte hızlı ve verimli idi.
Lu Yin başlangıçta büyük sahnenin Zenith'e kadar teslim edilmeyebileceğini düşünmüştü ve kesinlikle bu kadar yakında gelmesini beklemiyordu.
Sürpriz bir Ku Wei'ye göre, şampiyonların sahnesi Blackhole sınıfı Aurora tarafından Neoverse'den çekildi. “Yedinci kardeşim, bu şey nedir? O kadar büyük ki kozmik bir halkada bile saklanamaz.”
Lu Yin, şampiyonların sahnesinin kozmik bir yüzükte depolanamayacağını öğrenmişti, bu da altıncı anakaranın bunu ilk çaldıklarında neden yapmadığını açıkladı. Aksi takdirde, baş adaletin kendisi taşınsa bile geri almak imkansız olabilirdi.
Lu Yin önündeki büyük platforma baktı ve üzerine atladı. Aniden tanıdık bir şey hissetti. Biraz ses duymuş gibiydi. Kükreyen? Ağlama? Uluyan mı? Çaresizlik?
Ku Wei, Lu Yin'in yanında Lu Yin'in yanındaki sahneyi yumruklarken bir thud vardı. “O kadar zor mu?”
“Çıkabilirsin,” dedi Lu Yin.
Ku Wei çabucak konuştu, “Bu arada, yedinci kardeşim, bahislerinizi zaten yerleştirdim ve gruplar halinde yapıldı.”
“Bahisçinin tepkisi neydi?” Diye sordu Lu Yin.
Ku Wei garip bir gülümseme gösterdi. “Büyük bahisler nedeniyle, bahisçi aslında panikledi ve soruşturmak için birini gönderdi, ama bizi bulamadılar.”
Lu Yin, “Araştırmalarını ve işlerin neoverse ya da Leon'un Armada'sına kadar izlendiğinden emin olmalarına izin verin.” Dedi.
Ku Wei bir an kafası karıştı, ama sonra anladı. Lu Yin bunu yapıyordu çünkü bahisçinin bahislerde temerrüde düşeceğinden korkuyordu. Bu kadar büyük bahisleri kabul ederken, bahis sitesinin arkasındaki güç hafife alınamadı. Böylece Lu Yin, ödemelerde temerrüde düşmeyeceklerinden emin olmak istedi.
“Bu durumda, yedinci kardeş olduğunu bilecekler. Bu arada, bu değişikliği oranlarınızı yapacak mı?” Ku Wei sordu.
Lu Yin, “Bahisler, bahisleri yerleştirdiğimizde oranlara dayandığı için önemli değil.” Dedi.
Ku Wei başını salladı ve çabucak ayrıldı.
Eğer bahisçi bahislerin Leon'un Armada tarafından yerleştirildiğini keşfettiyse, o zaman kesinlikle Lu Yin'i düşünürlerdi. Ancak, durumun ne olduğunu fark etseler bile önemli değildi; Bahisler zaten yerleştirilmişti ve artık değiştirilemedi.
Lu yin şu anda yapmak zorunda kaldı, bahisçiye bir göz kulak olmak ve Zenith'e hazırlanmaktı.
...
Yarım ay geçti, bundan sonra Blaze Diyarından büyük, parlak dereceli bir Aurora, Kaos Flowzone'a doğru yola çıktı.
Lu Yin, Ku Wei, Zhuo Gündiz Geceleri, Zhanlong Gün Geceleri ve Cool Sis, hepsi Zenith'e katıldığı için gemiye bindi.
Cool Sis zaten Büyük Yu İmparatorluğu'nun Beşinci İmparatorluk Filosunun kaptanı olmuştu. İlk 100 sıralamada onuncu sırada yer almıştı, ancak gidecek hiçbir yer olmadan Lu Yin'i Büyük Yu İmparatorluğuna geri götürmüştü.
Ku Wei'nin bahsedilmesi bile gerekmiyordu.
Zhuo ve Zhanlong Gündiz Gece Zenith'e de katılmayı amaçladılar.
Lu Yin nihayet Zhuo gün geceleri gündüz Flowzone'da yollarını ayırdıktan sonra ilk kez tanışmıştı.
İkisinin çok karmaşık bir ilişkisi vardı. Onlara arkadaş olarak adlandırmak, her ikisi de birbirleri için hayatlarını riske attıkları için oldukça uygun görünmüyordu, Bgut onlara sevgililer çağırmak da yanlıştı, çünkü bu duygular ikisi arasında yoktu.
Ling Gong bile Lu Yin'in sevgilisine Zhuo gündüzlerinden daha yakın olduğu düşünülebilir.
Lu Yin, Zhuo gün geceleri ile ilişkisinin tam olarak ne olduğunu bilmiyordu, ancak ona baktığında kadının yüzü kayıtsız kaldı.
Yıldızlara bakan Lu Yin, şampiyonların sahnesinde gördüğü işaretleri hatırladı. Hem astral canavarların hem de insanların görüntüleri vardı. Bu şampiyonların sahnesi aynı isme sahip ikinci doğuştan gelen hediyesi ile aynıysa, bu görüntüler o sahneye atanmış şampiyonlar olmalı.
Şampiyonların sahnesini yarım ay boyunca incelemesine rağmen, Lu Yin hala şampiyonları çağıramıyordu. Kendi kanını kullanmaya çalıştığında bile işe yaramazdı.
Doğuştan gelen bir hediye sonsuza dek sürebilir mi? Belki de sahibi aslında ölmedi.
Lu Yin'in konuyla ilgili düşünceleri karmaşıktı. Şampiyonların sahnesi ona bağlı olmalı. Aslında başka birinin doğuştan gelen armağanı olsaydı, o kişi neredeyse kesinlikle Lu Yin ile kanla ilişkiliydi. Ancak, o kişinin kim olabileceği hakkında hiçbir fikri yoktu.
“Yedinci Bro, bunu duydunuz mu? Kaos Flowzone'un batı bölgesinde, eskiden yüzen bölge olarak adlandırılan yer üst alem olarak yeniden adlandırıldı. Orada yaşayan insanlar altıncı anakaradan ve şimdi, tüm iç ve dışını biliyor,” Ku Wei bir hırsız gibi düşük bir tonda yürüdü.
Lu Yin aslında bu konuda hiçbir şey bilmiyordu. “İç ve dış insan insanlar buna nasıl tepki verdi?”
Ku Wei, “Bu berbat. Üst alem Onur Salonu tarafından mühürlenmesine rağmen, Innervers'den birçok insan hala yakınlarda toplandı. Ayrıca birkaç çok şiddetli kavganın patladığını duydum.” Dedi.
Lu Yin cevap vermedi ve sadece durumu sessizce düşündü. Altıncı anakara kademeli olarak beşinci anakaraya geçecekti ve kimse bu gerçeği değiştiremezdi. Gelecekleri dışarıya yatıyordu ve dış tarafı onun bölgesiydi. Er ya da geç, altıncı anakara ile çatışırdı ve Zenith bittikten hemen sonra işlerin patlaması mümkün oldu.
Lu Yin, altıncı anakaranın kaç santraline sahip olduğunu bilmiyordu, ancak herhangi bir rastgele indükleyici Lu Yin ile başa çıkacak kadar güçlü olurdu. Lu Yin'i kim destekliyor olursa olsun, altıncı anakaranın tamamıyla eşleşemezlerdi. Yuan Shi, ömrü boyunca dışın koruyucusuydu, ancak bu durumda bile güçsüz kaldı.
Altıncı anakara, tasfiye beyni olan çeşitli iç güçler değildi. Altıncı anakaraya direnme düşüncesi bir rüyadan başka bir şey değildi. Lu Yin'in konunun tek çıkış yolu, tüm Büyük Doğu ittifakını yavaş yavaş içsel olarak taşımaktı.
Bu aynı zamanda Lu Yin'in yangını işgal etmek için bu kadar istekli olmasının nedenlerinden biriydi. Frostwave örgü bir kaçış rotasına sahip olmak zorunda kaldı.
Yine de, bir seçenek olsaydı, Lu Yin dışını terk etmemeyi tercih ederdi.
Ayrıca, altıncı anakaranın yerleşmesi için bir yer bulunabilirse, dışını devralamayabilirler.
Lu Yin bunu düşündü ve sadece başını hızlıca sallamak için bir yıldız grafiği açtı. Altıncı anakaranın yerleşmesi için başka bir yer bulmaktan daha kolaydı.
Gözleri daha sonra yıldız grafiğindeki teknokrasiye çekildi. Ölümünde altı tane yuvarladığı ve o mekanik karınca sahip olduğu anı hatırladı. O zamana kadar düşünmek bile Lu Yin'i ürperti verdi; Bu mekanik karıncalar neredeydi? Onları kim yaratmıştı?
İnsanlar her zaman bilinmeyenden korkuyorlardı, ancak Lu Yin, altıncı anakaranın teknokrasinin bilinmeyen bölgelerini keşfetmesini umuyordu. Bu mekanik karıncaların zorlanabilmesi kesinlikle daha iyi olurdu.
Bunu düşündükten sonra Lu Yin, Wen Wen'e kabaca düşüncelerini paylaşarak bir mesaj gönderdi. Wang Wen'in altıncı anakarayı teknokrasiye yönlendirmek için bir yol bulabileceğini umuyordu. Bu sadece teknokrasiye meydan okumakla kalmaz, aynı zamanda dışını da kurtarır.
Zenith iki ay daha başlayacaktı ve Lu Yin ve partisi en fazla yarım ay içinde kaos flowzone'a ulaşacaklardı.
Şu anda, ağda sayısız insanın dikkatini çeken bir dizi video ortaya çıktı. Bu videolar, Zenith'e katılan çeşitli yetenekli gençlerin savaşlarının vurgularını içeriyordu ve Cynet bu videoların görünüşünün arkasındaydı.
Cynet, beşinci anakaranın tüm ağını kontrol etti ve şimdiye kadar kaydedilen her şeye erişebildiler.
Bu videoların yanında, öngörülen on finalistin en halka açık listesi vardı ve listeye on tercih edilen gençlerin her birini içeren bir video koleksiyonu eşlik etti.
“Bu çok mantıksız! Kendime öfkeleniyorum!” Ku Wei yüksek sesle bağırdı, sesi tüm uzay aracına yayıldı.
Zhanlong Gündiz Gece ve diğerleri ona baktı.
Ku Wei bir ekran getirdi ve Lu Yin ile paylaştı. “Yedinci kardeşim, bu insanlar çok zor! Aslında seni on üçüncü sırada sıraladılar! Sana hiç saygı göstermiyorlar!”
Lu yin ekrana baktı ve Zhuo gündbödür ve diğerleri de ona baktı.
On finalisti öngören liste sadece on kişinin değil, on beş gencin bir listesi idi.
OMA'nın Düşünceleri
Çeviri: OMA
Düzenlenen: Neshi/Nyxnox
Tlc'ed tarafından: OMA
Yorum