Yenilmez İlahi Ejderhanın Yetiştirme Sistemi Novel Oku
Bölüm 406: Süper Zenginlerin Toplanması (2)
“Biraz uygunsuz. Kuzen, hala biraz zaman var. Sınıf arkadaşını resmi bir kıyafet giymeye getir. Böyle önemli bir olayda nasıl bu kadar rahat giyinebiliyor? Başkalarının ona saygı göstermediğini hissetmelerine neden olacak!”
Wang Dahai'nin kuzeninin sesi duyuldu. Kuzeninin yanında oturan genç adam, Wang Xian'a küçümseyerek baktı.
“Bir kişinin nitelikleri, yetiştirilme tarzı, giyimi ve dili, bir kişinin zenginliğini gösterebilir. Aniden zengin olan bir adamın sergileyemeyeceği şeyler vardır. Asil bir aileyi beslemek üç nesil alır.”
Genç adam kolunu Wang Dahai'nin kuzeninin beline dolamıştı. Wang Xian'a gülümseyerek bakıyordu ama açıkça ona tepeden bakıyordu.
Wang Xian'ın yanında oturan diğer birkaç genç adam sırıtıyordu ve Wang Xian'ı açıkça hor görüyorlardı.
Aniden zengin olan bir adam genellikle fakirlere tepeden bakarken, asil bir aileden gelen bir kişi de aniden zengin olanlara tepeden bakardı.
Birdenbire zengin olan bir adamın soylu bir aileye dönüşmesi için en az üç nesil geçmesi gerekirdi.
İlk kuşak sermaye potansiyelini sağlayacak, gayrimenkul sahibi olacak ve bilgi sahibi olacak.
İkinci nesil maddi sermayeye sahip olacak ve uzun vadede servet yaratma yeteneğine sahip olacak.
Üçüncü kuşakta zihinsel sermaye oluşturuldu.
Onların gözünde, ziyafete bu kadar rahat giyinmiş olarak gelen genç adam, birinci jenerasyonun seviyesine bile ulaşamazdı.
Sahada bulunanların hepsi ya en zengin ailelerden geliyordu, ya kadim dövüş sanatları ailelerinden ya da şehirlerinde çok geniş nüfuz sahibi olanlardan.
Olağanüstü bir yetiştirilme tarzları ve aile geçmişleri vardı. Abartmadan, onlara asil aileler denebilir.
Wang Xian, Wang Dahai'nin kuzenini duyunca şaşırdı. Bu kıyafete bir göz attı ve kendi kendine kıkırdadı.
Katıldığı iki ziyafette bile insanlar onun giyimiyle ilgili yorumlarda bulunuyordu.
Ancak, dedikleri gibiydi. Wang Xian sözde soyluların bir parçası değildi. Buna pek dikkat etmedi ve sadece giymeyi tercih ettiği şeyleri giydi.
Onun bakış açısına göre sözde soylular sadece bir şakaydı.
Asil ırk mı?
Güçlüler hiçbir zaman dünyanın gelenekleri tarafından kısıtlanmamıştı. Dahası, sıradan insanlar uzmanlara yalnızca korku ve saygıyla bakardı. Onları giyimleri yüzünden eleştirmezlerdi.
Çünkü yorum yapmaya yetkili değillerdi.
Wang Xian gruba baktı ve umursamaz bir tavırla omuzlarını silkti, ardından Wang Dahai'nin kendisi için getirdiği meyve suyunu aldı.
Wang Dahai, Wang Xian'ın nasıl tepki verdiğini görünce acı bir şekilde gülümsedi. Yumuşak bir şekilde sordu, “Yaşlı Wang, resmi kıyafete geçmek ister misin?”
“İyiyim. Bu çok zahmetli.” Wang Xian başını iki yana salladı ve ilgisizce cevap verdi.
“Bu… pek uygun değil!”
Wang Dahai tereddütlüydü. Bu kardeşi Rivertown'da güçlü bir nüfuza sahip, son derece gizemli biriydi.
Hatta bir hevesle okula birkaç on milyon bağışta bile bulunabilirdi. Ancak bu ziyafet tüm Güney Eyaletinin en süper zenginlerinin bir araya geldiği bir toplantıydı.
Rivertown, Güney Eyaletinde küçük bir şehirdi. Dahası, bu Güney Eyaletinin en zengin adamı tarafından düzenlenen bir toplantıydı.
Çok rahat giyinmek, kişinin kaba olduğu izlenimini verebilir.
Wang Xian gülümsedi ve başını salladı. Yan tarafa baktı ve sıradan Çin tunik takım elbiseleriyle ana salona doğru yürüyen iki yaşlı adam gördü. “Onlar da sıradan kıyafetler giymiyorlar mı?” diye sordu.
Pfft!
“Haha! Gerçekten ilginçsin. Gerçekten…!~”
“Haha, kendini Yaşlı Wu ve Yaşlı Li ile mi kıyaslıyorsun? Onların kim olduğunu biliyor musun? Onlar ikinci sınıf bir antik dövüş sanatları ailesinin aile reisleri. Bunu söylemeye bile cesaretin nereden geliyor?”
Wang Xian sözlerini tamamladığı anda, yan taraftaki genç adamlar kıkırdadılar ve sanki bir gerizekalıya bakıyormuş gibi ona baktılar.
Wang Dahai'nin kuzeni de şaşırdı ve konuşamadı.
İlk başta, kuzeninin sınıf arkadaşının yetenekli biri olduğunu düşünmüştü. Wang Xian'ın buraya nasıl girdiğini merak ettiği için onun bu kadar aptal olacağını tahmin etmemişti.
“Ah dostum, davetiyen var mı?” Wang Dahai'nin kuzeni Wang Xian'a baktı ve soğuk bir şekilde sordu.
“Arkadaşlarımla geldim!”
Onların alaylarını duyup gözlerinin küçümsemeyle dolup kendisine baktığını gören Wang Xian, kadına cevap verdi.
“Demek öyleymiş!”
Wang Dahai'nin kuzeni “beklediğim gibi” ifadesi sergiledi. Açıkça, Mogul Sun'dan davet almaya uygun değildi.
“Dahai, şu sınıf arkadaşından uzak dur. Aksi takdirde büyükbaba gereksiz eleştiriler alacak!” dedi Wang Dahai'nin kuzeni ona yumuşak bir sesle.
“Kuzen… Ben…”
Wang Dahai şaşırdı ve şok oldu. Kuzeninin böyle sözler söyleyeceğini beklemiyordu.
Bu durum onu utandırdı ve ifadesi ciddileşti.
“Dahai, kuzenini dinle. Büyükbabana gereksiz yere sorun çıkarma!” dedi Wang Dahai'nin kuzeninin yanındaki genç adam ona yumuşak bir sesle.
“Tsk! Kuzen, bizi yalnız bırak,” diye cevapladı Wang Dahai sert bir yüzle.
“Sen… Seni kontrol etmeye çalışmıyorum. Bunu büyükbabam için yapıyorum… Sen…” Wang Dahai'nin kuzeni ona öfkeyle baktı.
“Hadi bir kenara oturalım.”
Wang Dahai, Wang Xian'ı kollarından tutup yanına çekti ve kenara çekildi.
Wang Xian hafifçe gülümsedi ve başını salladı. Wang Dahai'nin arkasından yan taraftaki bir koltuğa doğru yürüdü.
“Yaşlı Wang, lütfen bunu kalbine alma. Kuzenim oldukça kötü olabilir,” diye özür diledi Wang Dahai, Wang Xian'dan.
“Sorun değil. Onlar beni rahatsız etmeyecek. Hatta asil ırktan olduklarını bile iddia ediyorlar,” diye kıkırdadı Wang Xian.
Kenara yürüdü ve iki kadeh kırmızı şarap aldı. Wang Dahai'ye kadeh kaldırdıktan sonra gülümsedi ve “Ailedeki itibarınız biraz düşük gibi görünüyor!” dedi.
“Hehe, bu tamamen doğru değil. Ben, kardeşin, senin kadar inanılmaz olmasam da, gelecekte önemli miktarda servet miras alabilirim.
Wang Dahai kaşını kaldırdı ve tedirgin bir şekilde devam etti, “Amcalarımın birçoğunun oğlu yok ve büyükbabam beni torunu olarak görüyor. Büyükbabam babamı sevmese de, bana hala oldukça düşkün. Aksi takdirde büyükbabam beni buraya getirmezdi!” (1)
“Demek sen geleceğin iş adamısın!” Wang Xian, Wang Dahai'ye baktı ve biraz şaşırdı.
“Sanırım iyiyim… Hala en azından birkaç milyon almam lazım. Bu yüzden kuzenim benden pek hoşlanmıyor.” Wang Dahai kahkaha attı ve çok da endişeli görünmüyordu.
Sonuçta, kuzenleriyle nadiren etkileşime giriyordu. Büyükbabası bu sefer onu sadece yanında getirmişti ve kuzenlerini getirmemişti. Kuzeni bu sefer erkek arkadaşıyla birlikte gelmişti.
“Xiao You, kuzenin gerçekten…”
Bir yandan da Wang Dahai'nin kuzeni, Wang Dahai'nin arkadaşını kenara çekmesinden hiç memnun değildi.
“Tsk! Babası bir köydendi. O zamanlar büyükbabam onların evlenmesine karşıydı. Şimdi, sadece babası gibi davranıyor. Tanıdıkları hepsi aşağılık insanlardı!”
Wang Dahai'nin kuzeni küçümseyerek başını salladı. Utandı ve bu yüzden konuyu değiştirdi ve diğerleriyle başka konulardan sohbet etti.
Wang Dahai, Wang Xian ile okulda olup bitenler hakkında konuştu. Yavaş yavaş, ana salona daha fazla insan geldi.
Tüm salon farklı katmanlara ayrılmıştı. Yaşlı nesil önde, orta yaşlı nesil ortada, en genç nesil ise arkada oturuyordu.
Genç nesil de ileri gitmekten pek hoşlanmıyordu, çünkü kendi yaşlarındaki insanlarla sohbet ederken dikkat etmeleri gereken şeyler daha azdı.
Kısa bir süre sonra, Güney Eyaletinin her yerinden gelen genç erkek ve kadınlardan oluşan büyük bir kalabalık toplandı.
Son not:
(1) Daha geleneksel Çin kültüründe, yalnızca erkek torunlar miras alırdı
Yorum