Mekanik Dokunuş Novel
Bölüm 253: Karagaga
Ves, bir ara verdikten sonra tasarımına devam etti. Yönetim kurulu toplantısı mütevazı değişikliklere yol açtı ancak herkese düşünmeye yetecek kadar çok şey verdi. Onu etkileyen şeylerden biri herkesin seri üretime yönelmesiydi. LMC'nin üst düzey pazarda büyümek için gerekli kaliteyi sunabileceğine inanmıyorlardı.
“Bir bakıma haklılar.”
Pazarın en üst ve en kazançlı kısmına girmek için Kalfa Makine Tasarımcısı olması gerekiyordu. Sistem'in yardımına rağmen bu hâlâ çok uzaktaydı.
“Çeşitli Becerilerim Kalfa seviyesine ulaştı, ancak henüz yüzeyde değilim. Derinlik ve deneyim konusunda hala eksiğim var.”
Ves, ilerlemek için minimum miktarda deneyim kazanmak için en az beş veya altı orijinal model tasarlaması gerektiğini belirsiz bir şekilde tahmin etti. Ayrıca bunların tamamen farklı mekanizmalar olması gerekiyordu, bu yüzden Ves altı adet birbirinin aynı şövalye mekanizması tasarlamaktan kurtulamadı.
“Hadi işimize dönelim.”
Ves, yapay kas sisteminin yapısını sıfırdan oluşturmanın sonuçlarını düşündü.
“Daha deneyimli makine tasarımcıları bunu ezbere yapabilirler. Öğrendiğim teorilerle bile henüz o seviyeye ulaşmadım.”
Böyle durumlarda bir referans kitabına başvurmak ve doğadaki örneklerden yola çıkılarak ustaca tasarlanmış bir şablonu uyarlamak ayıp olur. Örneğin şövalye şablonları genellikle sporcuların ve askerlerin vücutlarını incelemekten ilham aldı.
Ves, Clifford Topluluğu'nun Ay Kütüphanesi'nden yüksek kaliteli bir referans kitabı ödünç alarak oldukça abartılı olmayı seçti.
Hızlı kuryenin kitabı okumak için gerekli güvenli malzemeleri teslim etmesi birkaç söz gerektirdi. Dernek, on bedel karşılığında Ves'in içeriğini yaymamasını sağlamak için elinden geleni yaptı.
Bekleme sırasında zamanını boşuna harcamadı. Savaş Mekatroniği ders kitaplarını yeniden okudu ve kas yapılarının nasıl çalıştığını incelemek için eski tasarımlarına baktı.
Mech'ler genellikle kan ve etten oluşan bir insana kıyasla basitleştirilmiş yapıları benimsedi. Özellikle ayak parmakları, boyunları ve başları için çok fazla hassas kontrole ihtiyaç duymuyorlardı. Şövalye robotları aynı zamanda kaba kuvvet adına kollarındaki pek çok incelikten fedakarlık etti.
“Yine de güçlü bir çift bacak sağlam bir şövalyenin temelini oluşturur.”
Şövalyeler ivme kazanmak ve şoklara dayanmak için bacaklarının gücüne güveniyorlardı. Denge için de bacaklarına güveniyorlardı.
Ödünç aldığı referans kitabı, tüm farklı arketipler için birkaç şablon içeriyordu. Çok fazla göz attıktan sonra Ves en hafif şövalye şablonunu kullanmayı seçti.
“Tüm orta şövalye şablonları arasında en duyarlı ve çevik olanıdır. Benim vizyonuma uyan tek seçim bu.”
Siyah anka kuşu hiçbir zaman bir kaya gibi uzun süre hareketsiz oturmaz. Saldırılara ancak rakibine yaklaşıp onu ortadan kaldıracak kadar dayanmak istiyordu.
Güç yerine hareketi kolaylaştıran daha hafif bir kas yapısı bu savaş seçeneğini mümkün kıldı. Ne yazık ki Ves, kol gücünde de önemli bir azalmayı kabul etmek zorunda kaldı.
“Şövalyem asla kılıç ustası robotu gibi tamamen saldırgan bir türün gücüyle boy ölçüşemez.”
Mekanizmasının önemli savunması, eksik olan saldırı becerisini telafi ettiği için uzlaşmayı kabul etti. Rakiplerini önce öldürmek yerine, sonuna kadar hayatta kalarak daha uzun süre dayanmayı hedefliyordu.
Ves standart şablonda birkaç değişiklik yaptı.
Anka kuşu amblemli kalkanın düz veya keskin ucuyla vurmayı kolaylaştırmak için kalkan kolunun hareket aralığını artırdı.
Ayrıca, makinesinin sert zemine saplanması halinde aşırı lekelenmemelerini sağlamak için sırt ve karın kaslarını da güçlendirdi.
Kas sistemi tasarlama konusundaki deneyimsizliği, uzun geceler boyunca sürekli çalışmaya yol açtı. Siyah anka kuşu süreç boyunca talepkar olmaya devam etti, hatta bazen Ves'i saatler süren geliştirmeyi çöpe atmaya bile zorladı.
Gecikmeler, artık çok sıkışık hale gelen çok fazla yer kaplamadan daha fazla güç sağlayan daha fazla iyileştirmeyle sonuçlandı.
Son modellik turunun çalışmalarının herhangi bir büyük kusur içermediğini açıkladıktan sonra memnun bir gülümsemeyle koltuğuna oturdu.
“Şu anda başarabileceğim en iyi şey bu.”
Bu, Cemiyetten oldukça kaliteli bir yapay kas sistemi lisansı almasına yardımcı oldu. Eğer jenerik bir lisans vermiş olsaydı, çerçevesini genişletmek zorunda kalacaktı.
Yine de şu ana kadar yaptığı çeşitli tavizler, onun bir hasar süngeri olarak pek başarılı olmadığını açıkça ortaya koydu. “Hücum tarafına biraz fazla ağırlık veriyor.”
Ves, bu dengesizliği düzeltmenin bir yolu olarak zırh kaplama işlemini kullanmayı amaçladı.
Yapay kaslara benzer şekilde zırh sisteminin uygulanması da birçok karmaşıklığı beraberinde getirdi. Birçok makine tasarımcısı ya bir referans kitabı kullandı ya da gelişmiş işlemcilerle en uygun düzeni modelledi.
Ves bu sefer başka bir referans kitabı ödünç almayı reddetti. Deneyimi ve Optimizasyon Alt Becerileri, uygun bir zırh düzeni tasarlaması için yeterli olmalıdır.
Veltrex zırh sistemi en az üç katmandan oluşuyordu.
Üst katman, yönlendirilmiş enerji silahlarına karşı en iyi sonucu veren çeşitli kompozitlerden oluşuyordu.
Orta katman, kinetik silahları durdurmada uzmanlaşmış daha ağır alaşımlardan oluşuyordu.
Alt katman esas olarak diğer katmanlardan geçen ısıyı ve kuvveti dağıtıyordu. Ayrıca patlayıcı hasarı azaltmada da harika çalıştı.
Bu zırh sisteminin zayıflığı ortaya çıktı. Eğer bir düşman kuvveti balistik silahla üst tabakayı soyarsa, orta ve alt tabakaları rahatlıkla geçebilir. Her ne kadar kalınlıkları belirli bir miktar enerji hasarını hafifletebilse de bunun ideal olmadığı açıktı.
“Modellerimin düşmanların bu zayıflığı bilecek kadar üretken olacağından şüpheliyim.”
Bu kırışıklığa rağmen Veltrex zırh sistemi, kalınlığı nedeniyle şaşırtıcı düzeyde kötüye kullanıma dayanabilir.
Bazı zırh sistemleri katman miktarı ayarlanarak kesilebilir veya kalınlaştırılabilir.
Veltrex sistemi aynı üç katmana bağlı kalarak biraz farklı çalıştı ancak bu sefer katmanların her birinin kalınlığını ayarlayabildi.
Ves, zırh düzeninin ince ayarını yapmak için çok zaman harcadı. Oldukça standart bir orta şövalye düzenini benimsedi ancak bulabildiği her yerde biraz yağ kesti. Ancak bir şövalyenin hâlâ birçok darbeye dayanması gerektiğinden fazla ileri gitmedi.
“İç kısımların onarılması daha kolay olsa bile, zırhı aşmayı kolaylaştırmak yine de iyi bir fikir değil.”
Tasarım seçimlerini gelişmiş matematiksel modellemeyle titizlikle doğrulayarak bu aşamayı dört haftaya kadar uzattı. Soğuk buz gezegenlerinden ıssız asteroitlere kadar Ves, bulabileceği her türlü düşman ortamını simüle etti. Modeli, vakumlu ve sıcak ortamlarda şaşırtıcı derecede kötü performans gösterdi.
“Mech'im bir lazer tüfekçi kadar ısı üretmiyor, bu yüzden tasarımına çok fazla soğutucu koymadım.”
Bu, ısıl işlem kapasitesini sınırladı. Anka kuşunun ısısını uzaklaştırabilmesinin tek yolu onu ayaklarından uzaklaştırmak ya da kızılötesi radyasyon yoluyla dağıtmaktı.
“Bir Anka şövalyesinin aşırı ısınmaya eğilimli olması ironik değil mi?”
Ves mevcut soğutucu miktarını korumaya karar verdi. Daha fazlasını eklemek, mekanizmasının performansını onun gözünde kabul edilemez bir seviyeye düşürmek anlamına geliyordu. Cumhuriyetin coğrafyasını da hesaba kattı.
“Parlak Cumhuriyet'te zaten çok fazla sıcak gezegen yok ve uzayda doğmuş mekanikler, vakum ortamlarında konuşlandırılmaya çok daha uygun.”
Ves, zırhın her ortamda sağlam durduğundan emin olduktan sonra kendini sanatsal hayallerine teslim etti. Zırhın üst katmanını anka kuşu temalı kabartmalarla titizlikle oydu.
Genel insansı yüzü bir anka kuşunun kafasına dönüştürdü. Omuz omuzlarını tüy benzeri bir görünüme kavuşturdu. Karaateş ve anka kuşlarıyla olan ilişkisini güçlendirmek için gövde boyunca küçük dekoratif çizgiler ekledi.
Bu 'ekstra' eklemenin tek dezavantajı, oymaların zırh sisteminin yapısal bütünlüğünü etkilemesiydi. Ves, istemeden ortaya çıkardığı zayıflıklar nedeniyle birçok bölümü toplu hale getirmek zorunda kaldı.
“Yine de buna değer. Tasarımım iyi görünüyor, gerçekten çok iyi.”
Zaten makinesine siyah ve altın rengi bir kaplama uygulamıştı. Renkteki değişim, tasarımla görüntü arasındaki bağlantıyı güçlendirdi. Siyah anka kuşu, anka kuşu şövalyesinin etkileyici görünümünü şiddetle onayladı. Kesinlikle yalnızca son Marcus Aurelius sınırlı üretim modelinde bulduğu güçlü bir ciddiyete sahipti.
Görünüşünde özellikle göze çarpan şey, altında yatan tehditti. Siyah kaplama, tasarımına Ves'in şövalyelerde pek sık görmediği uğursuz bir çağrışım kazandırdı.
Marc Antony Mark II de saldırganlık saçıyordu ama her zaman asil ve gösterişli bir dokunuşa sahipti. Anka kuşu şövalyesi bu cesur saldırıyı kınadı ve bunun yerine kurnazlık ve hız karışımı bir yöntemle rakibini yenmeyi seçti.
“Bu, şövalye ahlakına uymuyor. Saldırgan şövalyeler bile bu kadar ileri gitmez.”
Neyse ki Ves'in hâlâ kalkanını ve zırhını tasarlaması gerekiyordu. Tehdidi biraz daha geniş bir kalkan ekleyerek telafi etti. Anka kuşunun kanat tasarımını yüzeyinde mükemmelleştirmek için üç günden fazla zaman harcadı. Abartılı kıvrılmış kanadın neden olduğu asimetrik görünüm, ona belirgin bir şekilde egzotik, ay benzeri bir görünüm kazandırdı.
Kılıca gelince, Ves onu planlandığı gibi tasarlamaya devam etti. Kanatlı muhafızlar ve anka kuşu gövdeli kabzası kılıca hoş bir dokunuş sağlıyordu ama bunun yanında standart doktrinden sapmadı. Genel kılıç alaşımlarının kullanımıyla birlikte kılıcın, Ves'in tamamen birinci sınıf Veltrex zırh katmanlarıyla kapladığı kalkanı asla gölgede bırakamayacağı açıktı.
Mekanizması üç aydan fazla süren tasarım çalışmasının ardından şekillendi. Mevsimler değişti ve Cumhuriyet ile Krallık arasındaki gerilim kaynama noktasına yaklaştı. Zamanın geçmesine rağmen Ves, tasarımını mükemmelleştirmeye kendini kaptırdığı için bunların neredeyse hiçbirini fark etmedi.
Son haftalarını geçici olarak işlevsel olan tasarımını bir dizi teste tabi tutarak geçirdi. Çoğu zaman simülasyonlar, zırh ile altındaki iç kısımlar arasındaki etkileşimde bir dizi kusuru ortaya çıkardı. Ves bu sistemleri ayrı ayrı test ettiğinde bu kusurlar ortaya çıkmamıştı. Ancak her parçayı tek bir pakette topladığında kusurlar ortaya çıktı.
“Bu benim için hala oldukça özensiz. Tüm bu kusurları ortadan kaldırmak düşündüğümden daha uzun sürdü.
Yine de Ves, geçici olarak Karagaga adını verdiği şeyin ilk yinelemesini başarıyla tamamladı.
“Blackwing kulağa daha hoş geliyor ama makinemin uçma yeteneğinin olmaması çok kötü.”
Belki de tasarımının havadan yapılan bir versiyonu için bu ismi benimserdi. Temel modelin arkasında bir uçuş sistemine uyum sağlamak için yeterli alan vardı, ancak aynı zamanda ısı tutma kapasitesini artırmak için iç kısımları da elden geçirmesi gerekecekti.
“Bu daha sonra için bir sorun.”
Artık somut spesifikasyonlara sahip sağlam bir tasarımı tamamlamış olan Ves, tasarım sürecindeki bir sonraki adımı düşündü.
“Bir prototip üretmem ve onu çok sayıda zorlu teste tabi tutmam gerekecek.”
Uzun vadeli dayanıklılık konusunda uzmanlaşmış şövalyeler için bu durum iki kat daha fazlaydı. Ves, matematiksel modellerinin gerçek gerçeği yansıtacağına güvenemezdi. Tasarımı hâlâ az sayıda kritik kusuru gizleyebilir.
“Modellerle ilgili olan şey, gerçekliğin çarpıtılmış bir versiyonunu yansıtmalarıdır. Şu ana kadar gerçekliğimizi mükemmel bir aslına sadık bir şekilde simüle edebilecek tek bir model mevcut değil.”
Sistem'in etkileyici modelleri bile bu alanda yenilgiyi kabul etti. Maddileşme ve zaman yolculuğu yapabilen bir varlığın bu alandaki aşağılığını ifade etmek için Ves, modellerine körü körüne güvenebileceği konusunda kendini kandırmadı.
“Önce diğerlerinin ne söyleyeceğini görelim. Bunca ay boyunca hazırladığım şeyle ilgili beklentilerle dolup taşmış olmalılar.”
Endişe verici bir gelişmeyle karşılaşmak için ofisinden çıktı.
“Ne oluyor?” Ves sordu.
“Mekan portallarını kontrol etmelisin.” Carlos ona veri defterini uzatırken cevap verdi. “Rakiplerinizden biri sizden bir adım önde.”
Ves haber makalesine baktı ve başka bir Çırak Makine Tasarımcısının ilk orijinal makinesi olarak saldırgan bir şövalye tasarımını piyasaya sürdüğünü görünce şaşırdı. Bu bir tesadüf olabilir mi?
Daha sonra tasarımcıyı tanıdı.
“Bu adamı tanıyorum.”
-
Yorum