Kara Büyücünün Dönüşü Novel Oku
791 Karanlık Lonca Ordusu Kurun
“Uyandım, uyandım, dinliyorum!” Bronk bir dizi tehdit duyduktan sonra bağırdı. Sızdırılan fotoğraflar, işlediği tüm vahşetlerin videoları dikkatini çekmemişti ama üçüncü bacağını kaybetme tehdidi kesinlikle çekmişti.
Başının üzerinde büyük bir tehdit beliriyordu ve bu adam için bu, bir daha asla büyü yapamamaktan daha önemliydi.
Harvey dişlerini gıcırdatarak, “Bu kadar önemsediğini bilseydim, en başta doğrudan bu işe girişirdim,” diye homurdandı. “Söyle bana, ne yapmamı istiyorsun? Suçlarımı itiraf eden bir yazı yazmamı mı istiyorsun? Karakola gidip itiraf etmemi mi istiyorsun? Yapacağım!”
Tüm bunlar işe yaramaz vaatlerdi ve Harvey bunu biliyordu. Hesabının hacklendiğini söyleyen bir gönderi silinecekti. Polis bunu bir kez daha örtbas edecekti. Bir gün Harvey’nin izleri takip ederek bu işi kimin örtbas ettiğini görmesi iyi olurdu ama bugünkü kavgadan sonra bunun anlamsız olduğunu biliyorlardı.
Sadece üç kişilik bir gruptular ve kolayca değiştirilebilecek bir Glory Guild piçinden kurtulmak pek bir şey ifade etmeyecekti.
“Bana Enaxx’ı anlatmanı istiyorum,” diye sordu Harvey, Bronk’un saçlarından tutup yüzünü yukarı kaldırırken. Bronk’un bu ismi duyar duymaz gözlerinin açıldığını görebiliyordu. “Evet, doğru, Glory Loncası’nın küçük patronu.
“Onun sizin gibi şanlı biri olmadığını biliyorum. Aslında Ashley’i öldüren kişinin o olduğu gün gibi ortada ve bunu nasıl yaptığını bilmek istiyorum.”
Bronk konuşacakmış gibi bir an için ağzını açtı ama sonra hemen tekrar kapattı.
“Kelly, yak onu,” dedi Harvey, tekrar kasıklarına bakarak.
“Hayır, hayır, lütfen. Anlamıyorsunuz; gerçekten pek bir şey bilmiyorum,” dedi Bronk hıçkıra hıçkıra ağlarken.
Hayal etmesi bile zordu; altı yıldızlı bir büyücü sizi dünyadaki büyücüler arasında ilk yüzde beşe sokardı. Bu üstünlük kompleksine sahiptiler, çoğundan daha iyi olduklarına ve istediklerini yapabileceklerine inanıyorlardı. Bu durum Büyük Büyücü’ye kadar daha da ileri giderdi – en azından Harvey’nin teorisi buydu.
Görülmeye değer bir manzaraydı, kimsenin hayal edemeyeceği bir şeydi, böylesine saygı duyulan bir adamın bu şekilde çökmesi.
“O zaman bize ne bildiğini söyle. Tüm bunları başlattığında onunla birlikte olduğunuza göre bir şeyler biliyor olmalısınız. Olağandışı bir şey, söylenen ve biraz tuhaf hissettiren bir şey var mı?” Harvey sordu, “Herhangi bir şey!” Harvey bağırdı.
Kelly onun hayal kırıklığına uğradığını görebiliyordu ve bu anlaşılabilir bir şeydi; hepsi bunun için hayatlarını tehlikeye atmıştı. Bu adamı yakalamak için. Başarılı olsalar bile, kimliklerinin ve loncayla ilgili her şeyin açığa çıkma ihtimali vardı. verdikleri onca emeğe karşılık bir şeye ihtiyaçları vardı.
“Bakın, tereddüt etmemin nedeni onu ele vermek istememem değil. Ciddi olduğunuzu söyleyebilirim – siz beni öldüreceksiniz, o beni öldürecek. En azından size bir şey söyledikten sonra kaçma şansım olurdu ve Büyük Büyücü’nün karşısına çıkacak değilsiniz ya, bu imkânsız olurdu,” diye açıkladı Bronk.
Bu, birinin aklına gelmesi normal bir düşünceydi – Büyük Büyücüler sadece yüksek varlıklar olarak görülüyordu ve çoğu durumda haklıydılar. Eğer üçü altı yıldızlı bir komutanı zar zor yenebiliyorsa, sadece dokuz yıldızlı bir büyücüyü değil, bir Grand Magus’u yenmek için ne umutları olabilirdi ki?
“Sorun şu ki, Ashley’i öldürmeyi nasıl başardığını öğrenmek istiyorsunuz ve cevabım bilmiyorum. Bazen sanki adam aynı anda iki yerde birden olabiliyor. Omzumun üzerinden bakmak zorunda kalıyorum ve kafamda onun orada olduğuna dair hayali görüntüler beliriyor.”
Bronk acı içinde inleyerek, “Geçenlerde bir yere gitti, ben de nihayet rahatlayıp huzur bulacak zaman buldum ve sonra bu oldu – hayatımın canı cehenneme,” dedi.
“Bakın, benim bildiğim, bunun onun sahip olduğu özel bir özellik ile ilgili olduğu. Enaxx’a özgü, sadece onun yapabildiği bir şey. Daha önce başkalarının da bundan bahsettiğini duymuştum. Bu özelliği o kadar yetenekli ve güçlü ki, sekiz yıldızlı bir büyücüyken bile dokuz yıldızlı bir büyücüyü alt edebileceğini söylediler.”
Hem Kelly’nin hem de Harvey’nin kalp atışları biraz daha hızlandı. Enaxx zaten zorlu bir rakipti ama bu özelliğini duymak onu yenmenin imkânsız olduğunu düşündürdü. Sekiz yıldızlı bir büyücü olarak bu kadar güçlüyse, şimdi dokuz yıldızlı bir büyücü olduğuna göre ne kadar güçlüydü?
“Sana söz veriyorum, bildiğim tek şey bu, her şey bu.”
Harvey daha sonra ayağa kalktı ve omzundaki Sophie’ye baktı.
“Karanlık Lonca’nın iyiliği için hiçbir şahidimiz olamaz.”
Harvey’nin omzundaki kedi başını çevirip Bronk’a baktı. Gözleri parladı ve bir enerji ışını yayıldı, Bronk’un kafasına doğru ilerleyerek tüm vücudunu cansız hale getirdi.
Kelly şikâyet etmedi, onu öldürmemeleri gerektiği hakkında hiçbir şey söylemedi. Adamın ne yaptığını biliyordu ve eğer canlı bırakılırsa, bunun geri dönüp onları ısırma ihtimali olduğunu biliyordu.
Üçünün de hızla bölgeden kaçması gerekiyordu. Arka taraftan çıktılar ve ilerlemeye devam ettiler. Harvey önden gidiyor, hatta telefonunu çıkarıp birine yazıyordu. Sonra, yaklaşık beş mahalle ötede, farklı bir bölgede, caddede olduklarında, nihayet rahatlayabildi.
“Bu gerçekten çok yakındı,” dedi Kelly. “Böyle şeyler yapamayız ve Sophie ile yaptığınız numara her zaman işe yaramayabilir.”
Sophie çok geçmeden Kelly’nin olduğu yere doğru zıplayarak hareket etti. İlk başta, Sophie tüylü yanağını Kelly’ninkine sürtmeye başlayana kadar Kelly pek mutlu görünmüyordu.
“Biliyorum, güven bana, bu bir daha olmayacak. Karanlık Lonca için bir orduya ihtiyacımız var ve ben bunu yaratmayı planlıyorum, siz bunu bana bırakın.”
Yorum