Kara Büyücünün Dönüşü Novel Oku
789 Atılım!
Bir atılım kullanıldığında, büyücü tarafından muazzam miktarda mana serbest bırakılır. Kişinin kalbini çevreleyen tüm sihirli çemberleri harekete geçirir. Güç, kişinin ne tür bir insan olduğuna bağlı olarak ortaya çıkar.
Herkesin atılımı aynı değildir, ancak bazıları benzer olabilir. Açığa çıkan enerjinin kütlesel miktarı, büyü çemberinin ne tür bir yakınlığa sahip olduğuna bağlı olacaktır. Bu durumda, Bronk’unki Buz büyüsüydü, bu yüzden tüm oda daha soğuk hale geldi ve her şey şimdi donla kaplıydı.
Kelly, ‘Altı yıldızlı bir büyücünün atılım yapması – bunu nasıl yapacağını bilmediğini umuyordum,’ diye düşündü. ‘Sanırım bu Harvey’nin düşündüğünden çok daha zor olacak.
Büyü yerleşmeye başladığında Kelly, Bronk’un eskisinden farklı bir şekilde orada durduğunu görebiliyordu. Tüm vücudu buzla kaplıydı. Neredeyse zırh gibi görünüyordu, açık mavi giysili bir şövalye, gözleri dışında tepeden tırnağa kaplıydı.
“Buz zırhı mı? Bana sorarsan bu oldukça ezik bir buluş!” Harvey yana atladı ve kuklasını da aynı şeyi yapması için kontrol etti. Ardından, her iki taraftan da karanlık enerji ışınları ateşlediler.
Bronk’un vücuduna temiz bir şekilde çarptı, ancak büyü hiçbir şeye dönüşmeden dağıldı. Sonra Bronk elini kaldırdığında bir kılıç oluşmaya başladı. Bronk buz kılıcını başının üzerine kaldırdı ve havada aşağı doğru savurdu.
Saldırı, yerde büyük bir buz izi bıraktı. Harvey uzaklaşmaya çalıştı ama ayakları donmuştu.
“Kahretsin, dosyada onun sihirli bir kılıç ustası olduğuna dair bir şey yazmıyordu.”
“Siz Kara Büyücüler Zafer Loncası tarafından idam edileceksiniz!” Bronk ileri atılırken bağırdı. Karanlık Kukla kollarını havada dokunaçlar gibi sallayarak hareket etti.
Bronk kılıcını savururken hızlıydı, dokunaçları dondurdu ve kuklanın bir kısmından parça parça kurtuldu.
Kelly hızla yanına gitti ve Ateş büyüsüyle ısıttığı ellerini Harvey’nin bacağının üzerine koydu.
Kelly, “Bu biraz canınızı yakabilir,” dedi.
“Bunun için zamanım olduğunu mu sanıyorsun!” dedi Harvey. Ayakları normale döner dönmez ileri atıldı ve elini Toprak büyüsüyle kapladı.
Kara Kukla adeta Bronk’un üzerine sıçradı ve tam ortasından bıçaklandığında vücudu buza dönüştü.
Harvey öne fırladı ve Bronk’a ağır yumruğuyla yandan vurarak ayaklarını kaydırdı ama buzu kıramadı. Bunun yerine, şimdi buzla kaplı olan Harvey’nin koluydu. Neyse ki, bu sadece Toprak büyüsüyle kapladığı kısımdı.
“Bu zırha dokunan her şey donacak,” dedi Bronk. Bastığı yerin altındaki zemin bile Buz büyüsüyle donmuştu.
“Ateş büyüsünü biliyorsun, değil mi? Elinde ne varsa kullan, her şeyi kullan, yoksa bunu atlatamayacağız!” Harvey bağırdı.
Kuklası yok olmanın eşiğindeydi ama Bronk’a bu kadar yakınken ne yapacağını biliyordu. Bronk’un üzerine bir kez daha dalması için onu kontrol etti.
Kelly ise geride kalarak ateş topu üstüne ateş açmaya başladı.
‘Aşamıyorum, nasıl yapacağımı bilmiyorum, nasıl yapılacağını hiç öğrenmedim ama bunu yapabilirim.
Kelly bir eliyle Ateş büyüsünü, diğer eliyle de rüzgârı kullanarak yıkıcı bir kombinasyon oluşturdu ve Bronk’a doğru bir alev tüneli fırlattı. Bir an için hiçbir şey yapamadı, çünkü kukla vücudunu kullanıyor, donmuş olup olmadığını umursamadan Bronk’a çarpıyordu.
Harvey aklını kaybetmiş gibi görünüyordu çünkü dev kayalar oluşturup Bronk’a doğru fırlatıyordu.
“O alevleri ateşlemeye devam et, genç adam! Sakın bırakma, devam et!” Harvey emretti.
Ama sonra, kukla yok oldu ve Harvey göğsünün etrafında büyük bir acı hissetti. Dizlerinin üzerine düştü. Dikkatinin dağılması Kelly’nin yanına koşup iyi olup olmadığını kontrol etmesine neden olmuştu.
“İyi misin?” Kelly sordu.
“Kuklam,” dedi Harvey, onun yok edildiğini çok iyi biliyordu ama o zaman bile artık onu kontrol edecek enerjisi olmayacaktı.
“Elbette iyi değil,” diye cevap verdi Bronk alevlerin arasından geçerken. Buzdan zırhı hâlâ vücudundaydı ama rüzgârda kaybolup düşüyor gibi görünüyordu.
“Bir atılım inanılmaz derecede büyük miktarda mana kullanır; sihirli çemberi neredeyse kırar. Tekrar onarılması için zamana ihtiyaç vardır. Atılımını çok uzun süre kullandı, bu da şu anda herhangi bir büyü kullanamayacağı anlamına geliyor ve üç yıldızlı büyülerinizin bana herhangi bir zarar vereceğinden şüpheliyim.”
Bronk’un vücudunda artık zırh yoktu ama buzdan kılıcı hâlâ elindeydi. Saldırmaya hazırdı ama Harvey’nin yüzündeki gülümsemeyi fark etti.
“O halde siz de bizimle aynı konumda değil misiniz?” Harvey sordu. “Ne de olsa, siz de atılımınızı kullanıyorsunuz. Gücünüze biraz daha tutunabilmek için mi zırhınızı zorladınız? Çünkü bu senin aleyhine işleyecek.”
Kelly avucunun içinden bir ateş topu fırlattı. Yapabileceği tek şey buydu; rakibi hiçbir şey beklemezken hızlı bir büyü saldırısı.
Bronk kılıcını kaldırdı ve ateş topunu ortadan ikiye bölerek yere düşen buz parçacıklarından başka bir şeye dönüşmemesini sağladı.
Kelly, “Şimdi bile, onun gücü… benimkinden çok daha güçlü,” diye düşündü.
Her şey bitmişti. Karanlık Lonca olarak ilk görevleri sona ermişti. Başarısız olmuşlardı. Karanlık Ruh geri döndüğünde, gittikleri için üzülüp üzülmeyeceğini düşünmeye başladı.
Böyle bir şey yapacak kadar aptal olmalarına şaşırmışlar mıydı? Onun şimdi ortaya çıkmasını ummak çok mu fazla olurdu?
“Meoooow!”
“O bir kedi miydi?” Bronk arkasını döndü ve pençeleri Kara büyüyle kaplı bir kedinin tam karnına doğru uçtuğunu gördü. Bronk’un tenine dokunduğu anda büyü titreşti ve bir şok dalgası göndererek Bronk’u havada uçurup mutfağa çarpmasına neden oldu.
Harvey başını çevirip Bronk’un kıpırdamadığını, kafasından aşağı kan damladığını gördü ve sonra tekrar kediye döndü.
“Umalım da hâlâ hayatta olsun.”
Yorum