Kara Büyücünün Dönüşü Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Bölüm 645 En Güçlü Karanlık Fraksiyon Öğrencisi
Hannah ve Liam kendilerini hazırladılar ve Hannah için bu sadece Aydınlık Fraksiyon’dan son yarışmacı olarak değil, aynı zamanda kiminle karşı karşıya geleceği nedeniyle de çok şey ifade ediyordu.
‘Ayışığı vuruşunu mükemmelleştirmek için yıllarca çalıştım ve sonra o gidip bunu aynen kopyaladı. Bu sadece bir taklit olmalı; ben gidip size gerçeğini göstereceğim! Hannah kılıcını çıkararak düşündü.
“Başlayın!” Spiker bağırdı.
Hannah hemen elini kaldırdı ve Işık Qi’sini topladı. Hemen ardından elini kılıcı boyunca hareket ettirmeye başladı ve Qi elinden kılıca aktarılıyor gibi görünüyordu.
Şimdi kılıç parlak bir şekilde parlıyordu. Hiç vakit kaybetmeden ileri atıldı ve kılıcını savurdu. Kılıcını savururken önündeki kılıca çarptı ve ikisi tam ortada çarpıştı.
Yine de önündeki kılıcı gördüğünde gözleri büyüdü çünkü onun da ışıkla örtülü olduğunu görebiliyordu. Şimdi kılıcın yanında daha net görebiliyordu; kılıç neredeyse kendi yeteneğinin birebir kopyasıydı.
Hayır, hiçbir fark göremedi.
“Ne, sahte olduğunu falan mı düşündün? Bu beceriyi kullanacağını biliyordum, şimdi gerçek olduğunu biliyorsun, ne yapacaksın!” Liam sordu.
Hannah yaşadığı şoku ve öfkeyi görmezden gelmek zorundaydı çünkü bu dövüşü kazanmaya odaklanması gerekiyordu.
Tam o anda, kılıcı Ay Işığı becerisinden dolayı hâlâ parlarken kılıcı tekrar savurdu. Ancak Liam her darbeyi engelliyordu.
Garipti çünkü Hannah kendisinin daha hızlı olduğundan emindi ama Liam yine de her darbeyi engelleyebiliyordu çünkü vücudu ondan önce hafifçe hareket ediyordu.
“Sistem bana onun hareketlerini o yapmadan önce söylüyor; kaslarındaki esnemeyi okuyabiliyor ve iyi çalışıyor! diye düşündü Liam. “Ama dövüşü bu şekilde kazanamayacağım… Raze gibi performanslar sergilerken insanlar beni eskisi kadar hatırlamayacak, o yüzden bir şeyler deneyelim.
Kılıç normal rengine dönerken Hannah’nın becerisi de nihayet kaybolmuştu. Hemen ardından Liam kılıcını ileri doğru savurarak saldırıya geçti.
Hannah zamanında tepki vererek darbeyi engellemeyi başardı ama kılıç darbeleri istikrarlıydı ve vücudundaki noktaları hedef alıyordu.
Kılıcını bir o yana bir bu yana hareket ettirmek zorunda kaldığı için hareket etmekte zorlanıyordu ve bu da onu yoruyordu.
Tüm bunların ortasında ne olup bittiğine dair hiçbir fikri yoktu ama kalabalık bir şeylerin farkına varmaya başlamıştı.
“Kullanılan beceri gerçekten tanıdık gelmiyor mu?”
“Doğru, bunu daha önce görmüş gibiyim.”
Bir adam öfkeyle titreyerek, “Çünkü bunu daha önce de görmüştünüz,” dedi. “Bu çocuk, Aydınlanma Klanı’nın tekniklerini kullanıyor; Charlotte ve Harmon’un kullandığı hareketlerin aynısını kullanıyor!”
Şimdi, kalabalık onun sadece bir değil, iki Işık Hizbi tekniği kullandığına şahit olmuştu ve bu teknikler tamamen iki farklı klandan geliyordu.
Biraz zaman almıştı ama Hannah da sonunda bunu fark etmişti.
‘Yani şimdi daha fazla Işık Fraksiyonu tekniği kullanıyor, bu nasıl mümkün olabilir? Bu adam ne kadar utanmaz? Eğer Karanlık Fraksiyonun en güçlü olduğunu göstermek istiyorsa, o zaman Karanlık Fraksiyonun tekniklerini kullansın!
Hannah kılıcını savurarak alttan gelen bir darbeyi engelledi ve ardından kılıcını yukarı doğru savurdu. Kılıca çarparak onu ağırlaştırdı ve Liam’ın yana doğru tökezlemesine neden oldu.
‘Aydınlık Fraksiyonu’ndakiler de Aydınlık Fraksiyonu’nun zayıflığını en iyi bilenlerdir! Hannah, Yarım Ay blok tekniğini kullandığını söyledi.
Liam’ın yuvarlanmasıyla birlikte o da kendi hamlesiyle ileri atılmıştı ama Şafak Kılıcı klanının tekniklerini kullanarak Qi’si bir noktayı kaplıyor ve havada yanlara doğru yarılıyordu.
Vurduğunda, kılıç yere çarparak birkaç kayayı kırdı ve zeminde küçük bir yarığa neden oldu. Buna rağmen, hedefini ıskaladığı oldukça açıktı.
Şimdi Liam darbeyi savuşturarak ikisi arasında epey bir mesafe açmıştı.
“Bu adam, benim ayak hareketlerimi kopyalamış!” Bere, Şeytani Fraksiyon görüş alanından öfkeyle konuştu.
“Yani sadece Işık Fraksiyonu becerileri değil, Şeytani Fraksiyon becerilerini de kopyalayabiliyor. Böyle bir insan var olabilir mi?” Lince onu izlerken düşündü. “Bir sınırı olmalı; daha önce gördüğü her şeyi kopyalayamayacağı kesin.”
Lince, klanında kimsenin bu tür teknikleri öğretmediğini bildiği için şimdi bu doğrultuda düşünüyordu ve açık bir model vardı; Liam adlı öğrenci şimdiye kadar sadece turnuvada gördüğü teknikleri kullanıyordu.
‘Daha önce gördüğü hareketleri kopyalayabiliyorsa ne olmuş yani, bu bir şey ifade etmez; o hâlâ üstesinden gelmem gereken biri! Hannah arkasını dönüp ileri atılırken düşündü.
Kılıcını tekrar savurdu, bu sefer Liam’ın bacağına nişan almıştı. Hedef aldığı bacak görüş alanından kaybolmuş, onun yerine bir sıvı havuzu görmeye başlamıştı.
Bir ayak yükseldi ve başının yan tarafına çarparak onu yere düşürdü. Ayağa kalkıp yüzünün yan tarafını ovuşturmadan önce bir kez zıpladı.
“Bu hareketi biliyorum,” dedi Hannah. “Karanlık Fraksiyon’dan Mada adında bir öğrencinin bunu kullandığını gördüm.”
Hannah haklıydı; Liam’ın az önce kullandığı teknik Akan Güç Klanı’na ait bir tekme tekniğiydi.
“Kendi klanınızdaki teknikleri de kopyalayabiliyorsunuz, bu yüzden size karşı savaşmanın Karanlık Fraksiyon’daki her bir kişiye karşı savaşmak gibi olduğunu tahmin ediyorum.”
Kalabalık Hannah’nın böyle bir şey söylediğini duyunca bunun doğru olabileceğini fark etti. Tam önlerinde Karanlık Fraksiyon, Aydınlık Fraksiyon ve Şeytani Fraksiyon tekniklerine sahip bir öğrenci vardı.
Mesele şu ki, Karanlık Fraksiyon onun kendi Fraksiyonuydu, bu yüzden onlar tarafından üretilen en iyi hareketlerin hepsini biliyordu.
“Eğer durum buysa, Beyaz Ejderha dedikleri kişi, yani Karanlık Fraksiyon’daki en güçlü öğrenci sen olmalısın!” Hannah kılıcını Liam’a doğru doğrultarak iddia etti.
Liam gülmekten kendini alamadı. “Eğer durumun gerçekten böyle olduğunu düşünüyorsan, bana kırmızı ejderha gibi bir şey demeleri gerekmez miydi sanıyorsun!”
Hannah daha sonra kılıcını yana savurdu. “Fark etmez, çünkü seni yenmek, eğer seni yenersem, o zaman aynı olacak demektir, Karanlık Fraksiyon’daki herkesi yenmek gibi olacak ve seni yeneceğim!”
Hannah sözlerini bitirdikten sonra arenada ileri doğru koşmaya başladı. Saldırıdan neredeyse hiç yara almamıştı, doğru zamanda başını geri çekmişti.
Hannah son derece becerikliydi ama diğerleri gibi gösterişli bir şekilde değil. Temel bilgileri çok iyi bilen biriydi ama neyle karşı karşıya olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.
Hannah dümdüz ilerlerken Liam da iki elini kılıcının kabzasına koyup başının üzerine kaldırdı.
Bu poz bakan herkesi sarstı çünkü daha önce gördükleri bir pozdu.
‘Şimdi de İblis’in hareketini mi kopyalıyor!
Yorum