Kara Büyücünün Dönüşü Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Ayrılmaları gereken zaman gittikçe yaklaşıyordu ve her şey sona ermek üzereyken, Şeytani Kıta’dan ayrılmadan önce yapmaları gereken sadece birkaç şey kalmıştı.
Her şey olup biterken, Raze burada ne kadar uzun süre kalırlarsa başlarının belaya girme ihtimalinin o kadar artacağını düşünüyordu. En azından Dame için, Karanlık Büyücü’nün adı yayıldığı için kendisi oldukça iyiydi ama Alba ve grubu gibi birden fazla saplantılı insanın onu aradığı noktaya kadar değil.
Hana döndüklerinde Raze, Safa’nın artık manayı kabul edilebilir bir derecede kontrol edebildiğini fark etmişti. Manayı hareket ettirebiliyor ve vücudunda dilediği yere yerleştirebiliyordu.
Şimdi tek yapması gereken ona birkaç büyü göstermekti. Bunu yaparken, kaldıkları handan aldığı bir defterden bir sayfa kopardı, sonra bir parça grafit taşı alarak sıradan bir büyü çemberine benzeyen bir şey çizmeye başladı.
Çizimini bitirdikten sonra Safa’nın görmesi için tuttu.
Raze, “Tüm büyüler, runik yazılı sihirli dairelerin temelinden gelir,” diye açıkladı. “Büyü çemberlerini mananızla ne yapmanız gerektiğine dair talimatlar olarak düşünün. Onu bir yere yönlendirir, mananın özelliklerini alır ve onları belirli bir şekilde çıkarır.”
“Ancak, tıpkı yemek pişirmek gibi, aynı ölçülere sahip olsanız bile, yanlış malzemelere sahipseniz, ortaya çıkacak şey yanlış olacaktır. Bu yüzden belirli büyüler için belirli büyü çemberlerinin kullanılması gerekir,” diye açıkladı Raze.
“Şimdi, bir büyü yaparken, sihirli dairenin görüntüsünü kafanızda olabildiğince net bir şekilde oluşturmanız gerekir. Zaman geçtikçe, hatırlayamadığınız çok sayıda büyü olacaktır.”
“İşte bu yüzden anahtar kelimeler kullanıyoruz. Çemberi hatırladıkça kelimeyi tekrarlarsanız, belirli ifadeleri söylediğinizde sihirli çember kafanızda belirecek ve büyüyü yapmanıza izin verecek şekilde ikinci doğanız haline gelecektir.”
“Anahtar kelime size kalmış olabilir, ancak büyücüler arasında bir tür saygı vardır. Büyüyü yaratan kişi ona bir isim verir. Daha sonra diğer büyücüler bu anahtar kelimeyi büyüyle birlikte kullanır, değiştirmez.”
“Büyünün kullanımını ilerletmek için çok çalışan ve araştırma yapan kişinin kendi sözünün kullanılması en doğrusudur.”
Safa, Raze ona her şeyi açıklarken başını sallamaya devam etti. Her şeye oldukça şaşırmıştı ve ‘ağabeyinin’ kendi dünyasından bu şekilde bahsettiğini ilk kez duyuyordu. Başka bir kültürü öğreniyordu ve Raze ilk kez gurur duyuyor gibiydi. Hem de kendi dünyasından gelen bir şey hakkında konuşurken, ki bu garipti.
“Bu beceri Restore olarak bilinir. Çalışması için ışık büyüsüne ihtiyaç duyar ve piyasadaki en temel Işık büyülerinden biridir. Popüler olmasının nedeni, büyünün gücünün kullanıcının manasıyla birlikte artmasıdır. Yani 1 yıldızlı bir büyücüden 9 yıldızlı bir büyücüye kadar kullanılabilen bir büyüdür ki bu oldukça eşsizdir. Zaman zaman olduğu gibi, bazı büyüler sadece belirli bir mana derecesiyle işe yarar ve rütbeniz yükseldikçe hemen hemen işe yaramaz hale gelir.”
Raze’in yaptığı şey aslında Safa’ya ev ödevi vermekti çünkü bir insanın deseni ezberlemesinin en iyi yolu onu tekrar tekrar çizmekti.
Safa’nın şu anda birden fazla kâğıda yaptığı da buydu. Deseni birkaç kez kopyalıyor, bir sonrakinde ezberleyebildiği kadarını yapmaya çalışıyordu. Sonunda sihirli dairenin tamamını ezberden çizebildiğinde, bu onu kafasında canlandırabildiği anlamına gelecekti.
Bundan sonrası kelimeleri tekrarlamak ve kelimelerle görüntü arasında bağlantı kurmaktı.
“Dostum, bu gerçekten zor görünüyor!” Liam yorum yaptı. “Yani iyi bir hafızan yoksa, büyü kullanan iyi bir büyücü olmak neredeyse imkânsız, öyle mi?”
“Ona neredeyse ne olduğunu gördükten sonra hâlâ büyücü olmak istiyor musun?” Simyon yorum yaptı.
“Yani, sonunda iyi olduğu ortaya çıktı, değil mi? Belki ikimiz de iyi oluruz. Ateş büyüsü gibi havalı bir şey öğrenmeyi düşünüyorum.”
Simyon, “Ve bu beyinle muhtemelen sadece bir büyü bilebilirsin, Raze’in sana verdiği büyülü eşyalara bağlı kal,” diye cevap verdi.
Raze ve onun Safa’ya vereceği derslerle kalan grup, büyü dünyasıyla ilgili birkaç kelime öğreniyordu. Bunları çok iyi hatırlıyorlardı çünkü Pagna’nın dünyasına duydukları hayranlık kadar bu dünyaya da hayrandılar.
Çemberi hatırlamaya çalışan Safa’yı izlemeye devam ederlerken, Raze’in ona söyleyecek birkaç sözü vardı.
“Büyüyü öğrendiğinizde, manayı boğazınızın etrafında toplayın, üzerinde geri yükleme büyüsünü kullanın. Günde birkaç kez kullan; az miktarda büyün olduğu için biraz zaman alabilir ama geri yükleme büyüsünü sürekli kullanmak sesini normale döndürecektir.”
Safa daireleri çizmeye devam ederken çılgınca başını salladı ve oldukça iyi bir hafızası vardı, bu da büyüyü öğrenmeye gittikçe yaklaşmasını sağlıyordu. Raze’in düşündüğü gibi, sadece dövüş sanatlarında yetenekli değildi; çoğu yetenekli insanda olduğu gibi, neredeyse her konuda ortalama bir insandan daha iyiydiler.
Yine de diğerlerinin de kendi kullanım alanları vardı ve faydalı olmak için belirli alanlarda uzmanlaşabilirlerdi. Birkaç dakika sonra kapı tanıdık bir şekilde çalındı. Bu kez, Dame ileri atılırken kendini içeri bırakmıştı.
Dame, “Pekâlâ Raze, Kara Büyücü’ye dönüşme vaktin geldi, Kızıl Turna ile toplantımız var,” dedi.
Bir Kara Büyü titreşimiyle cüppe Raze’in bedenini kapladı.
Bu anlaşmadan onların elde edeceğinden çok daha fazlasını elde etmesinin zamanı gelmişti.
Yorum