Göksel Soy Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Ertesi gün sabah erkenden tıpkı dün olduğu gibi tüm birinci sınıf öğrencileri salona doğru yola çıktı.
Herkes ikinci turu dört gözle bekliyordu.
Herkes gelip yerleştikten sonra Profesör Liam yürüdü ve salonun ortasında durdu.
İlk turu kazanan 100 öğrenciye baktı ve daha fazla beklemeden farklı öğrencileri sahneye çağırmaya başladı.
Dün kaybeden 100 öğrenci şimdi seyirci koltuklarında oturuyor, tezahürat yapıyor ya da kalifiye katılımcıları gıpta ile izliyordu.
Tıpkı ilk turda olduğu gibi Kyle, Alec ve diğerleri rakiplerini kolayca yenerek üçüncü tura fazla zorlanmadan girdiler.
100 öğrenci arasından 50 öğrenci üçüncü tura kalmayı başardı.
Tıpkı Kyle’ın varsaydığı gibi Profesörler de ilk 10’a giren öğrencileri birbirlerine karşı yarıştırmamaya özen gösterdi. Bu yüzden ilk 10’a giren tüm öğrenciler üçüncü tura yükseldi.
Kyle, Alec ve diğerleri kolayca yarı finale kaldıkları için üçüncü tur da pek olaylı geçmedi.
Ancak öğrenci sayısı eşit olmadığı için, Elder Lu büyük bir kutu çıkardı ve kazanan 25 öğrenciden büyük kutunun içinde bulunan bir plaka numarası seçmelerini istedi.
Sıfır numaralı plakayı seçen doğrudan finallere katılmaya hak kazanacaktı.
Talimatları aldıktan sonra 25 öğrenci bir sıra oluşturarak kutunun içindeki plakaları almaya başladı.
Kyle ve Nine neredeyse sıranın sonunda birlikte duruyorlardı.
Nine bir plaka çıkardı ve Kyle’a bakmadan önce numarası sıfır olmadığı için küfretti.
“Sen kaç numara aldın?”
Kyle’ın gülümsemesi Nine’ın kötü bir şekilde irkilmesine neden oldu. Kyle’ın plakasını görmek için eğildi ama yüksek sesle küfretti.
“Şanslı piç. Sen sıfır numarayı aldın.”
Alec ve Carcel de şaşkın ifadelerle Kyle’ın plakasına baktılar.
Alec, Nine’a doğru yürüdü ve kederli bir ifade takındıktan sonra omzunu sıvazlamaya başladı.
“Acını hissedebiliyorum.”
“Ne..?”
Nine, yalvaran gözlerle Kyle’a bakmadan önce Alec’in elini tokatlayarak uzaklaştırdı.
“Benimle birlikte plakayı değiştirmeye ne dersin?”
Ancak herkesin karşısında duran Yaşlı Lu, Kyle’ın plakasına derin derin bakmadan önce ikiliye bir göz attı.
“Sıfır numaralı plakaya sahip katılımcı lütfen yerine dönsün.”
Derin ve yüksek sesi duyan Nine bir adım geri çekildi ve Yaşlı Lu’ya gülümseyerek baktı.
“Şaka yapıyordum.”
Kyle ve diğerleri gülmeye başladı. Bia bile acıyarak Nine’a baktı.
Kyle, Nine’a tam bir dakika boyunca güldükten sonra, Bia başının üstünde otururken yerine geri döndü.
Alec ve diğer öğrenciler rakiplerini öğrendikten sonra farklı aşamalara geçtiler ve yarı finallerin uzun zamandır beklenen savaşları başladı.
Alec’in ilk karşılaşması sınıf sıralamasında 16. sırada yer alan Nike ile oldu. İlk başta hiçbir yeteneğini kullanmadığı için biraz zorlandı ancak daha sonra rakibini bir dakika içinde yendi.
Carcel’in mücadelesi sınıf sıralamasında 19. sırada yer alan Bill’e karşıydı. Tıpkı Alec gibi o da rakibini bir dakikadan kısa bir sürede yendi.
Lara ve Mia’nın maçı, sınıf sıralamasında 12 ve 15. sırada yer alan Jessica ve Luna’ya karşıydı. İlk başta eşit görünüyorlardı ancak bir dakika sonra Lara ve Mia üstünlük sağlamaya başladı ve ikisi de kazandı.
Öte yandan Nine’ın ağlayarak sahnede koşuşturduğu ve seyirci koltuklarında oturan tüm öğrencileri güldürdüğü görüldü. Rakibi ilk 6’da yer alan biri olmadığı için mutluydu ama yine de rakibi zayıf biri değildi.
Yirmi dakikadan fazla bir süre sahnede mücadele ettikten sonra, rakibinin savunmasındaki küçük bir boşluğu fırsat bilerek kazandı.
Dördüncü günün sonunda 13 öğrenci finale kalmayı başardı.
Final turunun kuralları biraz farklıydı. Bu turda, kalan tüm katılımcıların ara vermeden 12 farklı savaşta mücadele etmesi gerekiyordu.
Katılımcıların kazandıkları savaş sayısına göre, en çok savaş kazanan ilk 7 öğrenciyi seçeceklerdi.
Final turu için 20 yerine salonun ortasına yedi farklı sahne kuruldu.
Her zamanki gibi Kyle ve diğerleri birlikte geldiler. Alec ve ekibinin kazanma şansı çok yüksekti çünkü hepsi ilk beşteydi.
Kyle da kazanmaya kararlıydı çünkü ne olursa olsun Kule’ye girmek zorundaydı.
Final turundan önce Nine, Carcel ve Alec’e kendisine karşı yenilgiyi kabul etmeleri için adeta yalvardı, aksi takdirde final turunu kazanması mümkün değildi.
Kyle’a sormadı çünkü şu anda Kyle’ın o yere herkesten daha çok ihtiyacı olduğunu biliyordu.
İlk başta hem Alec hem de Carcel tereddüt etti ama 12 dövüşten 1’ini kaybetseler bile yine de mevcut yerlerden birine hak kazanacaklardı, bu yüzden kabul ettiler.
Kazanan tüm katılımcılar birbirlerine karşı durdular ve Profesörlerden işaret aldıktan sonra dövüşmeye başladılar.
İlk aşamada Alec, sınıf sıralamasında 6. sırada yer alan Lily ile dövüştü. Lily’yi yendikten sonra Carcel’in kendisini beklediği ikinci aşamaya doğru yürüdü.
Carcel ve Alec’in dövüşü her ikisinin de var gücüyle dövüşmesiyle dikkat çekiciydi, ancak sonunda Alec kazandı ve üçüncü aşamada dövüşmeye devam etti.
Üçüncü aşamada Mia ile dövüştü ve kazandı. Dördüncü aşamada Nine onu bekliyordu, ancak Alec dövüşmek yerine yenilgiyi kabul etti ve bir sonraki aşamaya geçti.
Alec yenilgiyi kabul ettikten sonra Nine zirveye çıktı. Daha sonra Carcel’in bulunduğu sahneye yürüdü ve Carcel de yenilgiyi kabul etti.
Dövüşlerini izleyen hakem Nine’a kısık gözlerle baktı ama sonuçta katılımcıların birbirlerine yardım etmelerine izin verilmediğini söyleyen bir kural yoktu.
‘Bu veletler! Kurallardaki boşluklardan faydalanıyorlar.’
Hakem Nine’ı kazanan olarak ilan edip bir sonraki aşamaya geçmesini istemeden önce içini çekti, ancak bir sonraki maç Nine için o kadar da güzel değildi çünkü Nine sahneye adımını attığı anda nedense saldıran Lily tarafından neredeyse öldüresiye dövülüyordu.
Hakem Nine’a alay dolu gözlerle baktı.
‘Velet senin kaderinde dayak varmış. Benim önümde hile yapmaya çalışıyorsun, hiç şansın yok.’
Nine acı dolu bir ifadeyle Lily’ye başparmağıyla onay veren hakeme baktı. Yenilgiyi kabul edecekti çünkü Lily’yi yenemeyeceğini biliyordu ama görünüşe göre hakem Lily’den hile yaptığı için onu biraz hırpalamasını istemişti.
Ağlamak istedi ama bir sonraki rakibi Lara olduğu için gözyaşları akmadı.
Kaderini kabul ettikten sonra, yırtık pırtık kıyafetleriyle Nine kendini bir sonraki sahneye sürükledi. Kendini bir başka dayak için hazırladı.
Yorum