Göksel Soy Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Öğrencilerinin ciddi ifadesini gören profesör memnuniyetle başını salladı,
“Pekala, hepiniz dışarı ışınlanmadan önce 2 gün boyunca zindanda kalacaksınız. Aynı zindana gönderileceğiniz için işbirliği yapmanıza izin veriliyor.”
Hafifçe duraklayan profesörün sesi ciddileşti,
“Ve eğer işbirliği yapabiliyorsanız, bu aynı zamanda birbirinizin ölümlerini çalabileceğiniz anlamına da gelir. Sonuçta, en çok puanı toplayan kişi en yüksek sıralamayı elde edecek. Bu yüzden sadece canavarlara değil, aynı zamanda yanınızdaki kişiye de dikkat etmelisiniz.”
Profesör sözlerini tamamladıktan sonra, şimdi birbirlerine karşı temkinli olan öğrencilere bakarak sırıttı. Çünkü profesörü duyduktan sonra neredeyse herkes yanındaki kişiden dikkatlice uzaklaştı.
İki gün boyunca zindanda kalmak zorunda olduklarını öğrendikten sonra endişeli ifadeler sergileyen bazı öğrenciler de vardı çünkü kimse buna hazırlıklı değildi. Herkes Sıralama değerlendirmesi için bire bir savaşacaklarını düşünüyordu.
“Yeter artık! Hazır olun. Hepinizi zindanın içine ışınlıyorum.”
Söylemek istediklerini bitiren Profesör Liam sağ elini kaldırdı ve öğrencilerin altındaki zemin, hepsini zindanın içine ışınlamadan önce hafifçe sallandı.
…..
Kyle etrafındaki dünyanın büküldüğünü ve değiştiğini hissetti ama bu hissi daha önce birkaç kez yaşadığı için kolayca uyum sağladı. Ayrıca geçen seferkinin aksine kusmamıştı.
Etrafına baktığında kendini neredeyse yüzlerce kilometre çapında karanlık ve nemli bir mağaranın içinde buldu. Durduğu yerde birçok öğrenci birbiri ardına beliriyordu.
Ancak ortaya çıktıkları anda hepsi canavar aramak için etrafa dağıldı çünkü herkes mümkün olduğunca çok puan kazanmaya hevesliydi.
Soğuk hava tenine değdiğinde Kyle da heyecanla ileri atıldı. Bu dört canavar yüzünden en üst sıraları alamayacağını biliyordu ama yine de içten içe sınıfta yüksek bir sıralama elde etmeye karar verdi.
Birkaç dakika koştuktan sonra, mağaranın her köşesinden kısa boylu, uzun çengel burunlu, yarasa gibi kulaklı ve iğrenç gülümsemeli yeşil yaratıklar belirdi.
-ŞŞŞT! ŞŞŞT!
“O da ne?”
“Goblinler mi?”
“Kekekeke!”
“Kekekee!”
Goblinlerin yüksek sesli kahkahaları mağarada yankılandı ve herkesin tüylerini diken diken etti.
Bu beklenmedik durum karşısında şaşıran öndeki öğrenciler koşmayı bıraktı ve goblinlere saldırmadan önce bir araya toplandı.
Sırtları birbirlerine dönük olan tüm öğrenciler özel silahlarını kaldırarak en yakındaki gobline saldırdı.
“Saldırın!”
“Goblinleri öldürün!”
Çok sayıda goblin olduğu için birçok grup oluşmuştu. Ancak tüm grupların arasında tek bir grup en çok goblini öldürüyordu, grubun en önünde kılıcını kınından çıkarmış Alec duruyordu. Ne zaman karşısına bir goblin çıksa zarif bir kılıç stili kullanarak öldürüyordu.
-FLOŞH! -FLOŞH!
[“Kılıç darbesi: Girdap Dönüşü”]
Güçlü kılıç stillerinden birini kullanırken, kılıcının ucunda büyük bir girdap belirdi ve tek bir saldırıda beşten fazla Goblin’i öldürdü.
Alec’in elinden geleni yaptığını gören Carcel de geri adım atmadı ve güçlü saldırılarından birini kullandı,
[“Mızrak saldırısı: Bin Mızrak Yağmuru”]
Bir şimşek gibi mızrağını ileri doğru fırlattı ve mızrağının arkasında beliren binden fazla serap yakınındaki neredeyse tüm goblinleri öldürdü.
Lara ve Mia da onların arkasında duruyordu. Goblinlere oklar gönderiyor ve güçlü saldırılar yapıyorlardı.
Öğrenciler onların takım çalışmasını ve öldürdükleri goblin sayısını gördüklerinde şok geçirdiler. Ancak bu, daha iyisini yapma kararlılıklarını artırdı.
Goblinler en yaygın canavarlar olarak kabul ediliyordu, ancak mükemmel koku alma, işitme duyuları ve gruplar halinde avlanma eğilimleriyle tehlikeli yaratıklardı.
Öte yandan, Kyle koşarken Nine ile karşılaştı, ikisi de bir grup oluşturmuş ve mağaranın karşı ucunda savaşıyorlardı. Ancak Kyle, Alec ve Carcel’in dövüş tarzını gördüğünde aklında tek bir şey vardı,
“Bir kılıç sanatına ihtiyacım var. Gerçekten de bir kılıcı vardı ama hiçbir zaman doğru düzgün bir dövüş sanatı öğrenmemişti, bu yüzden Kyle sıralama değerlendirmesinden sonra kendisi için mükemmel bir kılıç sanatı edinmeye karar verdi.
Yine de, kademesi zaten (F+) olduğu için F kademeli goblinler onun önünde bir hiçti. Kılıcını savunmasız goblinlere herhangi bir düzen olmadan rastgele savururken, aralara devasa ateş topları gönderdi.
Manası (F+) olduğundan, manasını tüketmeden önce 10’dan fazla ateş topu oluşturabiliyordu. Eğer bir şekilde savunma hattını geçen goblinler olursa onlara acımadan yumruk ve tekme atarak uçmalarını sağlıyordu.
Kyle’ın yanında savaşan Nine biraz zorlanıyordu ama Kyle’ın vahşi dövüş stilini görünce bir kez daha şok oldu çünkü Kyle belirli bir hedef olmadan oraya buraya ateş topları fırlatıyor olsa da nedense saldırısı her zaman bir gobline isabet ediyordu.
Kyle’ın deneyimsizmiş gibi mi davrandığından yoksa bunun aptalca bir şans mı olduğundan emin değildi.
Yorum