Göksel Soy Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Kyle şu anda bir tavşan budu kızartırken mutlu bir şekilde mırıldanıyordu. Her zaman hazırlıklı olmak için Akademi’den ayrılırken yanında çeşitli malzemeler getirmişti.
Bir süre sonra havaya tatlı bir koku yayıldı. Etin rengi çoktan kırmızımsı kahverengiye dönüşmüştü.
Kyle etten bir parça ısırdı ve tadına baktı ardından gözlerini hâlâ uğuldayan gökyüzüne kaldırdı.
“Ne harika bir tat.”
Eti bitirdikten sonra karnını sıvazladı ve çok uzağında olmayan gölete doğru ilerledi. Dağa tırmanmadan önce burayı işaretlemişti çünkü dinlenmek için iyi bir noktaydı.
Kyle gölete dalmadan önce giysilerini çıkardı.
“Ne harika bir hayat.”
…..
Ertesi gün,
Kyle dağdan çıkarken görülebiliyordu. Bu yolculuk her yönüyle verimli ve tüm çabalarına değen bir yolculuktu. Akademi kapılarına doğru ilerlerken kendi kendine gülümsedi.
“Sonunda geri döndüm.”
Kyle önündeki görkemli kapıya hayranlıkla baktı. Akademi’ye girdiğinde sanki ayrılalı yıllar olmuş gibi hissetti ama aslında daha dün ayrılmıştı.
Görevini teslim etmek için önce görev salonuna doğru gitti. Oraya vardığında, görevi ona veren kişi ona küçümseyerek baktı, çünkü arka dağdan bazı bitkileri geri getirmek en kolay görevdi ve yine de Kyle’ın sadece bazı bitkileri toplaması 2 gün sürmiştü.
Başkaları ona tepeden baktığında genellikle sinirlenen Kyle, keyfi yerinde olduğu için resepsiyon görevlisini görmezden geldi.
Görevi teslim etti ve dinlenmek için yatakhaneye gitmeden önce ödülünü aldı. Sadece birkaç gün içinde bu kadar çok şey yaşadıktan sonra yorulmuştu. Şu anda yatağına uzanıp bütün gün uyumaktan başka bir şey istemiyordu.
Ancak yatakhaneye girip dinlenemeden arkasından biri adını seslendi.
“Kyle? Kyle?”
Kyle yatağıyla buluşmasını kimin engellediğini görmek için kaşlarını çatarak arkasını döndü,
“Evet, benim.”
Nine gülümseyerek sağ elini uzattı.
“Sizinle tanıştığıma memnun oldum, ben Nine.”
Kyle karşısında duran kahverengi saçlı yakışıklı çocuğa baktı. Onu daha önce bir yerlerde gördüğünden emindi ama hatırlamadığı için konuyu geçiştirdi.
Kyle gülümseyerek Nine’ın elini kibarca sıktı.
“Bildiğiniz gibi benim adım Kyle. Sizinle tanıştığıma da memnun oldum.”
Nine Kyle’ı değerlendirdi ve Kyle da aynısını yapıyordu.
“O (F+) kademesinde mi? Nine, Kyle’ın etrafındaki aurayı hissedince şok oldu. Sınıftaki dört canavar dışında kimsenin (F+) Kademe ulaşmadığından emindi.
Nine’ın şaşkın bakışlarını hisseden Kyle aceleyle aurasını gizlemeye çalıştı. ve birkaç saniye boyunca garip bir sessizlik oldu.
“Peki bana neden seslendin?”
Kyle gülümseyerek sessizliği bozdu. Acele edip dinlenmek istiyordu, o yüzden bir an önce bu işi bitirmeliydi.
“Ah pardon, sınıfta dereceye giren öğrencileri belirlemek için düzenlenen yarışmadan bahsetmek istiyordum. Bayan Aliza geçen hafta boyunca devamsızlık yaptığınız için sizi bilgilendirmemi söyledi. Dün sizi bilgilendirmek için geldim ama siz yoktunuz.”
Nine birlikte gitmeyi teklif etmeden önce aceleyle her şeyi anlattı.
“Neredeyse yarışma zamanı geldi ve geç kalıyoruz. Sakıncası yoksa benimle gelmeye ne dersin?”
Kyle’ın güçlü biri olmasını beklemiyordu. Nine’ın kendisi bile sadece F kademesindeydi. Güçlü biriyle arkadaş olmanın iyi olacağını düşündü.
Kyle hayal kırıklığıyla içini çekti, sadece geçiştirip uyumak istiyordu ama bunu yapamayacağını biliyordu çünkü kurallara göre her türlü yarışmaya katılmak tüm öğrenciler için zorunluydu.
Başka seçeneği olmayan Kyle başını salladı ve Nine ile birlikte yürümeye başladı.
“Sen nerelisin?”
Nine yürürken Kyle ile sohbet etmeye başladı.
“Nyan Şehri’ndenim.”
Nine cevap vermeden önce bir süre düşündü,
“Oh, orayı hiç duymamıştım.”
Kyle ona gülümseyerek baktı,
“Ünlü bir yer değil, bu yüzden bilmemeniz normal.”
Her ikisi de sınıfa doğru yürürken konuşmaya devam ettiler.
Kyle yürürken devasa Akademi’ye baktı ve ne kadar büyük olduğuna bir kez daha hayran kaldı. Akademi neredeyse her şeyle donatılmıştı çünkü burası insanlığın gelecekteki güçlü bireylerinin yetiştirileceği yerdi.
Farklı eğitim alanları, yüksek kaliteli yiyecekler ve hemen her şey hakkında bilgi, yüzme havuzları, yüksek güvenlikli araştırma odaları, neredeyse istediğiniz her şey Akademi’nin içinde mevcuttu.
Öğrencilerin yasak bölge dışında hemen her yere gitmelerine izin veriliyordu. Sadece yüksek rütbeli kişilerin girebildiği yer. Yasak bölge olarak kabul edilmesinin nedeni, Akademi hazinesinin bulunduğu ve yüksek dereceli beceri ve sanatların depolandığı yer olmasıydı.
Yorum