Göksel Soy Novel
Çevirmen: Rin Fenrir
Bütün gün süren yolculuğun ardından gemi nihayet Akademi’nin önüne vardı.
Tüm katılımcılar çoktan uyanmışlardı. Üç dağın arasında gururla duran yedi büyük kuleye hayranlıkla bakıyorlardı.
Alec, Carcel, Lara ve Mia bir grup halinde duruyordu çünkü giriş testi sırasında yakınlaşmışlardı. Sadece onlar değil, pek çok katılımcı grup halinde duruyordu.
Gemi, yedi kulenin ortasındaki büyük platforma inmeden önce bir süre akademi’nin üzerinde süzüldü.
Müdür yardımcısının işaretiyle herkes gemiden ayrıldı ve etraflarına merak ve saygı dolu bakışlarla baktı.
Sonunda prestijli Kraliyet Akademisi’nin içindeydiler. Onlar için bu bir rüyanın gerçekleşmesiydi!
Müdür Yardımcısı herkese kendisini bir binaya doğru takip etmesini işaret etti. Binaya girdikleri anda, ortasında büyük bir sahne bulunan büyük bir salon gördüler.
Sahnenin ortasında güzel, parlak bir kristal yüzüyordu.
Salon boştu ve seyirci koltuklarında kimse oturmuyordu. Müdür Yardımcısı yüzen kristale doğru gitti ve gururla haykırdı,
“Hepiniz bu şeyin ne olduğunu düşünüyor olmalısınız? Önünüzde yüzen bu güzel kristal bir Elf tarafından icat edildi. ve arkadaşlarımızdan biri olduğu için bize de bir tane hediye etti. Bu kristal sadece Kraliyet Akademisi öğrencilerinin sahip olduğu özel bir ayrıcalıktır. Bu kristale dokunduktan sonra gezegenin orijinal çekirdeğiyle küçük bir bağlantı kuracaksınız ve herkes sahip olduğu farklı becerileri ve vücutlarının istatistiklerini görebilecek!”
Müdür Yardımcısının sözlerini duyan herkes şok oldu; becerileri bir kenara bırakırsak, eğer vücutlarının istatistiklerini görebilirlerse zayıf noktalarını kolayca bulabileceklerdi.
Birkaç dakika süren hararetli konuşmaların ardından Müdür Yardımcısı Kristali daha ayrıntılı olarak açıkladı. Herkese Kristalin herkesin becerilerini sayacağını ve herkesin gücünü, mana kapasitesini, kademesini ve diğer özel vücut özelliklerini ölçeceğini söyledi.
Kristal gezegenin köken çekirdeğine bağlı olduğu için, Kristale dokunan kişi dışında hiç kimse istatistiklerini göremeyecekti. Müdür Yardımcısı’nın Kristal’in rengini gördükten sonra bilebileceği tek şey yetenekleri olacaktı.
Müdür Yardımcısının arkasında duran öğretmen tek tek isimlerini söylemeye başladığında yeni öğrencilerin hepsi heyecanlıydı.
“Lara Everfrost”
Sonunda tanıdık bir isim duyuldu. Duke Everfrost’un adı çok ünlü olduğu için pek çok öğrenci bu ismi tanıyordu. Herkes gururlu bir tavırla sahneye doğru yürüyen turuncu saçlı kıza baktı. Adı söylendiği anda herkes sessizliğe gömüldü.
Lara elini Kristalin üzerine koydu ve istatistiklerini incelemeye başladı.
______________________________
İstatistikler:
İsim: Lara
Kademe: F
Güç: F
Mana: F
Çeviklik: F+
Yetenek: SS Kademe
Şans: E+
Özel Beceri: Gece Görüşü
______________________________
Müdür Yardımcısı koyu turuncu bir renk gösteren Kristale baktı ve gülümseyerek başını salladı.
“SS Kademe yetenek, hiç fena değil.”
Tüm öğrenciler Lara’ya saygıyla baktı, giriş sınavını geçen öğrencilerin neredeyse %80’i S Kademe veya A Kademeydi, bu yüzden SS Kademe yeteneğine sahip birini görünce kıskanmaktan kendilerini alamadılar.
Kyle da öğrencilerin kendi aralarında fısıldaştıklarını duydu ve çok uzakta durmasına rağmen Lara’ya bakmak için parmak uçlarında durdu.
“Çok güzel bir kız.”
Kyle, Lara’nın turuncu saçları ve keskin siyah gözleriyle çok güzel olduğunu düşünüyordu. Ama Kyle onun sadece güzel olduğunu düşünüyordu, başka bir şey düşünmüyordu.
Lara’dan sonra, Gezegen’in köken çekirdeği ile bağlantı kurabilmeleri için daha birçok öğrenci çağrıldı. Birkaç dakika sonra Carcel’in adı anons edildi.
“Carcel von Ainsworth”
Adı söylendiği anda daha da büyük bir kargaşa koptu. Herkes sahneye doğru zarifçe yürüyen altın saçlı yakışıklı çocuğa baktı. Yeni öğrenciler arasındaki bazı soylular Carcel’in Escalante Krallığı’nın İkinci Prensi olduğunu biliyordu.
Carcel gördüğü ilgiden rahatsız değildi, çünkü zaten buna alışkındı. Sessizce sahneye çıktı ve elini Kristalin üzerine koydu.
______________________________
İstatistikler:
İsim: Carcel
Kademe: F
Güç: F+
Mana: F-
Çeviklik: F+
Yetenek: SSS- Kademe
Şans: D-
______________________________
Kristalin kırmızı renk aldığını gören Müdür Yardımcısı kısık bir sesle haykırdı,
“SSS- Kademe bir yetenek…”
Herkesin dikkati Carcel’e odaklandığı halde müdür yardımcısının sözlerini net bir şekilde duydular ve şokla irkildiler. SSS- Kademe sadece üç yüz yılda bir ortaya çıkan bir şeydi! veliaht Prens bile sadece SS Kademe yeteneğe sahipti.
Yine de SSS- Kademe yeteneğe sahip olmak ve SSS- Kademeye ulaşmak iki farklı şeydi. Normal durumlarda sadece SS Kademesine ulaşmak yüz yıldan fazla zaman alırdı ve bazı durumlarda bu tehlikeli dünyada yetenek kademenize ulaşamadan ölürdünüz.
Carcel’den sonra tesadüfen Mia’nın adı anons edildi.
Kont Albert’in tek kızı olarak statüsü yüksek olsa da, Kont Albert’i pek kimse tanımıyordu.
Mia güzeldi, Lara’dan bile daha güzeldi. Koyu mavi saçları ve deniz mavisi gözleriyle cennetten inmiş bir periye benziyordu. Neredeyse tüm erkek öğrenciler kızarmış yüzlerle ona bakıyordu.
______________________________
İstatistikler:
İsim: Mia
Kademe: F
Güç: F
Mana: E-
Çeviklik: F
Yetenek: SS+ Kademe
Şans: D
Özel Beceri: Mana duyarlılığı
______________________________
Mia’nın yeteneğini duyunca bir kargaşa daha koptu, SSS- Kademe bir yetenek görmek zaten büyük bir haberdi ama SS Kademe yeteneğine sahip iki öğrenci vardı! Öğretmenler bile şaşkınlıklarını ifade ediyorlardı ama şaşkınlıklarının altında mutluluk yatıyordu. Bu yıl işi gerçekten abartmışlar ve birçok harika yetenek bulmuşlardı.
Daha sonra birkaç öğrenci daha sahneye çağrıldı ve nihayet Alec’in adı okundu.
“Alec”
Müdür Yardımcısı Alec’e bir bakış attı, Alec’i giriş sınavında zaten fark etmişti. Müdür Yardımcısı, Alec’in en azından (SS) kademesinde bir yetenek olduğundan emindi.
Sadece müdür yardımcısı değil, pek çok kız da Alec’e baktı çünkü koyu mavi saçları ve siyah gözleriyle oldukça yakışıklıydı.
Alec sahneye çıktı ve elini Kristalin üzerine koydu ancak tek düşündüğü istatistikleriydi.
Yorum