Gizemlerin Efendisi Novel Oku
Bölüm 529: Örtülülük
Çevirmen: Atlas Studios Editör: Atlas Studios !
48 Asit Limon Sokağı, Wind of Azure Inn'in dışında.
Kalın bir ceket ve pantolon giymiş olan Blazing Danitz, dolambaçlı yoldan geri döndü. Bir duvarın köşesine tutunarak uzun süre hareketsiz kaldı. Kaçma fırsatını değerlendirip dehşet verici deli Gehrman Sparrow'la tekrar yüzleşmemek konusunda tereddüt ediyordu.
Bansy Limanı'ndaki savaşın aksine bu sefer çok uzaktaki bir çatıda saklanıyordu. Bu onun tüm savaş alanını ele geçirmesine izin verdi. Bu nedenle Gehrman Sparrow'u desteklerken ve Blood Brambles Hendry ile savaşırken, sonunda çılgın maceracının savaş sürecini gördü ve sonunda Beyonder güçlerini ve özelliklerini kavradı.
Alevlerden, psişik patlamalardan, Güneş bölgesinden gelen kutsal bir ışından, parmağıyla hava mermisi atmasından, kendisini başka bir kişiye gizleme yeteneğinin yanı sıra birkaç kez görünüşünü değiştiren ve yutulan bir eldivenden aşamalı olarak uzaklaşan kağıt heykelcik yerine geçenler Fırtına. Güçleri hayal gücümün çok ötesinde ve birbiriyle bağdaşmayan birkaç tane var. Bu sadece bir Diziye bir iki mucizevi eşyanın eklenmesiyle açıklanacak bir şey değil… Ayrıca ruhunun derinliklerinden gelen açlık hissi de bir şeyleri açıklıyor… Koramiral'in o eldiveni Kasırga, Sürünen Açlık! Kaptan bize, eldivenin Otlatma için birçok Beyonder'in ruhunu kullanabileceğini ve dolayısıyla güçlerini kullanabileceğini özellikle hatırlatmıştı… Danitz daha önce aklındaki düşüncelerin üzerinden geçti ve nihai bir karara vardı.
Gehrman Sparrow, Creeping Hunger'ın şu anki sahibi!
Sırf Gehrman'ın bu kadar korkunç bir gücü sergilemek için güçlü bir mistik eşyaya güvenmesi nedeniyle herhangi bir küçümseme duygusu hissetmiyordu. Bunun yerine ona daha da fazla saygı duydu.
Bunun tek nedeni vardı; Mistik bir eşyayı sonuna kadar kullanmanın büyük bir kısmı kişinin yetenekleriyle ilgiliydi. Yeterli güce ve olağanüstü savaş deneyimine sahip olmasaydı, Creeping Hunger'la bile Gehrman Sparrow, Steel Maveti ve Calm Squall'ı on saniye içinde bitiremezdi.
İkincisi, Kaptanı Koramiral Edwina Edwards, gizli kaynaklardan Koramiral Hurricane'in Fırtına Kilisesi'nin elinde ölmediğini, bunun yerine kaçarken belirli bir güç merkezi tarafından hızla öldürüldüğünü öğrendi.
Danitz, Koramiral Kasırgası Qilangos'un zirvede olduğu dönemdeki gücüne dair hiçbir anlayış eksikliğine sahip değildi. Kendisinin işini kolayca bitirebilecek bir güç merkezinin konumunun, en iyi korsan güçlerinkine eşit olduğunu biliyordu. Dahası, en güçlü ve en korkunç olanlardan ikisi, Beş Denizin Kralı ve Kraliçe Mistik!
Sürpriz faktörü olmasına rağmen, değerlendirmeyi biraz düşürür. Kişi Ölümsüzlüğün Kralı'ndan çok daha zayıf olmayacaktır ve Amiral Cehennem ve Kan Amirali'nden daha güçlü olacaktır… Creeping Hunger artık Gehrman Sparrow'a ait; bu ya Qilangos'u öldürenin o olduğu ya da onu destekleyen Dört Kral düzeyinde bir güç figürü olduğu anlamına gelir. Hangi olasılık olursa olsun, başlangıçta beklediğimden çok daha korkunç! Danitz'in vücudu gerildi. İçinden çılgınca kan akan maceracıyla gerçekten yüzleşmek istemiyordu.
Phew… Rahat bir nefes aldı. Burada çok uzun süredir tereddüt ettiğini ve bir an önce karar vermesi gerektiğini hissetti.
Gehrman Sparrow nasıl kehanet yapılacağını biliyor ve bu alandaki yeteneklerine oldukça güveniyor. Gölge Pelerinim elindeyken kaçmak sadece başarısız olmakla kalmayacak, aynı zamanda onu çileden çıkaracaktır… Gölge Pelerini nadir mistik bir eşyadır… Danitz dişlerini sıkarak köşeyi döndü ve kapıdan içeri girdi. otelden lüks süite kadar.
Birkaç saniye dikkatli bekleyip gözlemledikten sonra Danitz anahtarını çıkardı ve kapıyı açtı.
Odanın karanlık olduğunu, gaz duvarındaki ışıkların yanmadığını ve sabahın pek de parlak olmayan ışığının pencereden geçerek kapıya bakan Gehrman Sparrow'a yansıdığını gördü.
Maceracı her zamanki gibi siyah tüvit paltosunu koyu renk pantolonla giymişti. Elinde yarım silindir şapka vardı ve sağ ayağı sol uyluğunun üzerine kaldırılmıştı.
Biraz geriye yaslandı, sırtı pencereye dönük olduğundan yüzü görünmüyordu. Sadece son derece net olan koyu kahverengi gözleri kayıtsızlık ve sakinlikle kapıyı izliyordu.
Danitz bilinçsizce başını eğdi, kuru bir şekilde güldü ve şöyle dedi: “Sizin talimatlarınız doğrultusunda birkaç haber ajansına dolaştım ve Blazing'in Steel Maveti, Blood Brambles Hendry ve Squall'ı öldürdüğü bilgisini kağıt parçalarına yazıp attım. içinde.
“Elbette bu haberde güçlü bir yardımcının olduğundan bahsetmiştim. O gizemli, bilinmeyen, üst düzey bir maceracı ve tecrübeli bir ödül avcısı.”
Klein kibar bir gülümsemeyle başını salladı.
“Çok güzel.”
Danitz rahat bir nefes alarak etrafına baktı ve tavus kuşu mavisi halıyı gördü.
Birkaç saniye şaşkına döndükten sonra şaşkınlıkla sordu: “Peki ya Steel ve Hendry'nin kafaları?”
Klein sakince yanıtladı: “Alınmadı.”
“Onları almadın mı?” Danitz hayretle bağırdı. “Peki ya ödülümüz?”
Steel ve Blood Brambles'ın kafaları olduğu sürece bağlantıları olan kişiler aracılığıyla uygun ödülü alabilecekti. Bu onlara aldıkları paranın yüzde 15 ila 30'una mal olacak olsa da, bir korsan olarak bu ödülü kendisi talep edemezdi. Ordunun ve Kilise'nin korsanları birbirlerini öldürmeye teşvik etmek için ödül ödülleri kullanması, kapıdan içeri giren bir hediyeyi görmezden gelecekleri anlamına gelmediğinden tek yol buydu.
Danitz'i şaşırtacak şekilde, gözleri para arzusuyla deliren Gehrman Sparrow aslında Steel ve Blood Brambles'ın kellelerini almamıştı, bu da otomatik olarak ödülden vazgeçtiği anlamına geliyordu.
Klein ona cevap vermedi ve yerdeki Uçan Halıyı işaret etti.
“Bu konuda yardımcı oldun. İki seçeneğiniz var.
“Biri 3000 pound nakit, diğeri ise bu Uçan Halı.
“Düşünmek için beş saniyen var. Bu sürenin aşılması, hak kaybı olarak değerlendirilecektir.”
3000 pound nakit mi yoksa Uçan Halı mı? Bu Uçan Halı sadece askıda kalma ve uçma yeteneğine sahip gibi görünüyor. Üstelik hızı çok yüksek değil ve çok da kullanışlı değil… Hayır, denizde, Denizci yolundan olmayan bir Beyonder için bu tür eşyalar çok değerlidir. En azından bir geminin batmasının sonuçları hakkında endişelenmenize gerek yok… Danitz bir an için ikilemde kaldı.
Sonra Gehrman Sparrow'un sesinin saydığını duydu.
“3, 2…”
Danitz'in kalbi tekledi ve hızla “Uçan Halı!” dedi.
Klein başını salladı ve “Tamam” dedi.
Gehrman'ın büyük bir güvenilirliğe sahip olduğunu bilen Danitz sonunda rahatladı ve homurdanarak sordu: “Neden 5 ve 4'ü saymadın?”
Beş saniye olması gerekmiyor muydu?
Klein ifadesini değiştirmeden yanıtladı: “İçten sayıldı.”
İçten sayıldı… Danitz derin bir nefes aldı ve yüzünü buruşturdu.
Klein yavaşça ayağa kalktı, bileğini salladı, şapkayı elinden attı ve yatak odasına gitmeden önce şapkayı askıda asılı bıraktı.
…
Dalgalar Katedrali.
Sabah namazına gelmek isteyerek içeri giren Alger, piskoposluk piskoposu Chogo ile tanışarak dün gece yaşananları anlattı. Değiştirilen tek şey Sanguine anestezi gazının Ebedi Gece Kilisesi'nin Uyku Büyüsü'ne dönüştürülmesiydi.
Chogo onaylayarak başını salladı.
“Düşmanın ininin derinliklerine inebilmek ve inancınız uğruna ölümü göze alabilmek, böyle bir hareket övgüye değerdir. Sen gerçek bir fırtına görevlisisin.
“Dün gece beş Beyonders'ı yakaladık ve ikisini olay yerinde öldürdük. Bunun sonucunda Maveti, Hendry ve Squall da öldü. Bu üç korsanın kafaları artık görünmeyecek veya bizim elimizde olacak, yani hükümetin ödülü bizim olacak.
Alacağınız toplam ödül toplamda 10 bin lirayı aşacak ve bunun büyük kısmını yani 6 bin lirayı siz alacaksınız.
“Reddetme. Rab bize inançları için savaşanların geri çekilmemesi gerektiğini söyledi.”
“Fırtınaların Kutsal Efendisi!” Heyecanlı Alger yumruğuyla sol göğsüne vurdu.
O ve Dünya, savaş ganimetlerinin nasıl paylaşılacağı konusunda anlaşamasalar da, ikisinin zımni bir anlaşmaya vardığına inanıyordu. Mesela korsan avlarken birbirlerine müdahale etmemeleri gerekiyordu. Ödülün Kilise aracılığıyla aklanması gerektiğinden, ikisi bunu eşit olarak paylaşacaktı.
Intis ve Feysac gibi ülke ve kuruluşların sunduğu ödüllere gelince, Alger'in onlardan herhangi bir beklentisi yoktu. Bunun nedeni, ne zaman bir ödül takası yapılsa, kişinin cesedini veya hedefin kafasını teslim etmesi gerekmesiydi. Bu nedenle yalnızca bir varlık seçilebildi. Yalnızca derin bir geçmişi olan ve çeşitli örgütler ve ülkelerle iyi ilişkileri olan kişiler bu ödüllerin hepsini alabiliyordu.
3000 pound Dünya'nın olacak… 3000 poundu bir anda kaybedersem şüphe uyandırır. Evet, mistik bir eşya satın alma fırsatını bulmam gerekecek. Bu tür şeyler nadirdir, dolayısıyla genellikle aşırı fiyatlandırılırlar, hatta büyük ihtiyaç zamanlarında daha da pahalıdırlar. 3.000 pound değerindeki bir satın alma için 5.000 pound harcadığımdan kimsenin şüphesi olmasın… Old Quinn'den aldığı eşyaları satarsam, hesapların karesi alınır… Alger hemen bir takip ortaya attı. -up çözümü.
…
Kendisini bekleyen 3.000 poundun olduğunu bilen Klein, The Fool'un yüksek arka koltuğuna mutlu bir şekilde oturdu ve ciddi bir soruyu düşündü.
Yani Grazing Steel Maveti'den sonra söz verdiği gibi Creeping Hunger'dan bir ruhu serbest bırakmak zorunda kaldı.
Beyonder güçleri oldukça faydalıdır. Yerine birini bulmadan onları serbest bırakmak çok yazık. Evet… Ayrıca o Yüzü Olmayan'ı zaten yayınladım. Bu sefer buna gerek yok gibi görünüyor… İkilemin içine düşen Klein'ın yüreğinde tereddüt ve ayrılma isteksizliği duyguları harekete geçmişti. Bir karar veremiyordu.
Uzun bir süre sonra arkasına yaslanıp nefes verdi.
Kendimi kandıramam. Kafasını salladı ve güldü, kararını vermekten dolayı rahatlamıştı.
Sözünü tutmaya ve bir ruhu serbest bırakmaya karar verdi.
Daha önceki Yüzü Olmayan, ilgili bazı bilgileri almak istediği için erken serbest bırakılmıştı. Zaten eşit bir değişimdi.
Hangisini serbest bırakmalıyım? Bayan Justice, bir Psikiyatrist iksiri ve 5.500 değerinde mistik bir eşya için gerekli malzemeleri satın aldı. Zengin olsa bile maddi durumu sıkı olmalı, bu nedenle Psikiyatrist özelliğini şu anda satmak uygun olmaz. Evet, sevgilime hâlâ 2000 pound borcu var ve parayı Şubat ya da Mart ayında ödeyecek… Klein bu fikri reddetti ve Kabus'u yayınlamaya karar verdi.
Eski bir Nighthawk olarak bu alandaki Beyonders'a karşı izlenim ve duygularına dayalı olarak her zaman bir eğilim ve minnettarlık duydu; dolayısıyla bu durumlarda, dikkate alınması gereken başka faktörler olmadan seçim yapmak zor olmadı.
Kendini sakinleştiren Klein, daha önce gri sisin üzerine getirdiği insan derisinden eldiveni aldı. Gözlerini kapattı ve çarpık ruhları hissetmeye başladı.
Hiç tereddüt etmeden Kabus'u yayınladı.
Yorum