Çevrimiçi Yetişim Novel
Bölüm 168 – Terk Edilmiş Kulübe
Kendi evine döndükten sonra Yaşlı Shan, Öğrenci Fei'ye sordu: “Şimdi ne yapacaksın?”
“Yarışmaya hazırlanacağım ve o zamana kadar Disciple Yuan ile zither sanatlarımı çalışacağım. Eğer söyledikleri doğruysa -çok yakın zamana kadar hiç zither çalmamışsa- turnuvadan bir hafta önce yeteneklerinin inanılmaz derecede yüksek bir seviyeye ulaşacağına inanıyorum.”
“B-Bir dakika… Az önce Öğrenci Yuan'ın zither çalmaya yeni başladığını mı söyledin?” Yaşlı Shan ona kocaman gözlerle baktı.
Öğrenci Fei başını salladı ve şöyle dedi: “Böyle sözlere inanmanın gerçekten zor olduğunu biliyorum, ama onun yalan söylemesi için bir neden göremiyorum ve o, bu tür şeyler hakkında yalan söyleyecek türden biri gibi görünmüyor.”
“İnanması zor mu? Haha! Bu pek doğru değil!” Yaşlı Shan aniden gülmeye başladı ve onu şaşkına çevirdi.
ve bir an sonra devam etti, “Anlama becerisiyle, bu kadar çabuk öğrenmemesi daha da şaşırtıcı olurdu!”
“Ö-Öyle mi?” diye mırıldandı Öğrenci Fei hafifçe sersemlemiş bir şekilde.
“Neyse, şimdi gidebilir ve yarışmaya hazırlanabilirsiniz. Zaten Mistik Diyar yüzünden Tarikat Ustası tarafından aşırı çalıştırılıyorum. Yarışmanız başlamadan önce bu işi bitiremezsem, işler benim için daha da karmaşık hale gelecek!” diye iç çekti Yaşlı Shan.
“O zaman sizi daha fazla rahatsız etmeyeceğim. Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim, Üstat.” Öğrenci Fei, oradan ayrılmadan ve hazırlanmak için kendi evine dönmeden önce Yaşlı Shan'a eğildi.
Yaşlı Shan, kendi işine dönmeden önce acı tatlı bir gülümsemeyle başını salladı.
/p>
Bu arada Yuan, evine döndükten sonra oyundan çıktı ve Yu Rou okuldan dönene kadar gerçek dünyada kendini geliştirmeye devam etti.
“Kardeşim! Sana büyük bir haberim var!” Yu Rou bağırarak odasına girdi.
“Ne oldu?” diye sordu Yuan.
“Eve dönerken bunu forumlardan gördüm, ama önümüzdeki hafta Doğu Kıtası'nda büyük bir yarışma olacak ve bu yarışma zither çalmakla ilgili olacak! Söylentilere göre birinci olursan İlahi rütbe tekniği elde edebilirsin!” dedi Yu Rou ona.
“Ah, o zither yarışması mı? Katılacağım için biliyorum.” Yuan sakin bir şekilde cevap verdi.
“NE?!”
Yu Rou, Yuan'ın beklenmedik sözlerini duyunca neredeyse kendi kendine düşecekti.
“Y-Yine mi müzik yarışmasına katılacaksın?!” diye haykırdı Yu Rou daha sonra, Yuan'a olan bakışları şok ve heyecanla doluydu.
Yuan, “Bu sadece oyunun içinde bir rekabet ve zither'i çok yakın zamanda öğrendiğim için iyi bir sonuç elde edebileceğimi sanmıyorum” dedi.
/p>
“Kendini küçümsüyorsun, kardeşim! Kim olduğunu unuttun mu? Yedi yaşından önce dünyanın dört bir yanından düzinelerce enstrümanda ustalaşmış bir numaralı müzik dehası! Zither'de tamamen ustalaşman için bir hafta fazlasıyla yeterli!” dedi Yu Rou.
“Doğru hatırlıyorsam, piyanoyu bile 3 günden kısa bir sürede öğrenmiştin!”
“Dahi, ha? Kendimi bu kelimeyle ilişkilendirmeyi pek sevmiyorum ama bunun nedeni muhtemelen bana bu kelimeyi sayısız kez söylendiği için artık duymaktan bıkmış olmam,” diye iç geçirdi Yuan.
“Bunun hakkında yapabileceğin hiçbir şey yok, kardeşim. Ne yapmayı bekliyorsun? Sana olduğun şeyin tam tersi mi demelerini? Eğer bir dahiysen, insanlar sana doğal olarak öyle derler.” dedi Yu Rou.
ve devam etti, “Diğer tek yol, insanların senin bir dahi olduğunu bilmelerine izin vermemek, ama kardeşim, bunu söylemek yapmaktan daha kolay. İnsan yeteneklerini nasıl gizler ki? Özellikle senin gibi biri… Cahil biri bile senin bir şeydeki performansına bakarak bir dahi olduğunu anlayabilir.”
“Neyse, bu zither yarışmasına katılacaksın, değil mi? Şu anda yüzümü göremiyor olsan da, yarışmada senin parlaklığına tanık olamayacağım için aslında çok üzgünüm, kardeşim.” Yu Rou içini çekti.
“Endişelenmeyin, her zaman başka bir şans olacak” dedi Yuan.
“Umarım…”
Bir süre sonra, akşam yemeğinden sonra Yu Rou, Yuan'ın odasından ayrıldı, ama Yuan her zamanki gibi hemen kendi odasına dönmedi ve bunun yerine Meixiu'nun da onu takip ettiği ana evin arkasındaki büyük bir kulübeye doğru dolandı.
/p>
“Genç Hanım, burası…” Meixiu yüzünde şaşkın bir ifadeyle bu kulübeye baktı. Yu Rou neden aniden buraya gelmeye karar verdi? Bu görünüşte terk edilmiş kulübeyi ziyaret etmelerinin üzerinden yıllar geçti.
“Kilidin anahtarı sende mi?” diye sordu Yu Rou.
“Evet. İşte anahtar, Genç Hanım.” Meixiu bir sonraki anda ona biraz paslı bir anahtar uzattı.
Birkaç saniye sonra Yu Rou, yıllarca kapıları kapalı tutan ağır kilidi açtı ve içeri girip bir düğmeye bastı.
Birkaç titremeden sonra ışık yandı ve içeride çok sayıda raf ve vitrinin bulunduğu kulübenin içi göründü. Bu vitrinlerin üzerinde, küçük yarışmalardan büyük yarışmalara kadar müzikle ilgili her türlü yarışmada kazanılmış her boy ve şekilde altın kupalar duruyordu.
Yu Rou, vitrinlere yaklaşıp altın kupalara bakarken alçak sesle, “Buraya kaç kez gelip bu kupalara baksam da, bu nefes kesici manzara beni her zaman konuşamaz hale getiriyor,” diye mırıldandı.
(23. Ulusal Piyano Yarışması'nda 1.lik ödülü alan Yu Tian'a verildi) Fenrir Scans
(Yu Tian'a 'Yetenek Savaşı'ndaki nefes kesen performansı nedeniyle verildi)
(Yükselen Yıldızlar Grand Prix'sinde 1.lik elde eden Yu Tian'a verildi)
/p>
Üç yüzden fazla kupa, büyük kulübenin içindeki rafları ve vitrinleri doldurdu ve burayı bir tür kupa müzesine dönüştürdü. Bir grup dahi için bile, hatta tek bir dahi için bile, hatta bu odadaki her bir altın kupayı dolduran ve hiçbiri 1. sıranın altına düşmeyen Yu Tian için bile, tüm bu kupaları toplamanın ne kadar süreceğini hayal edebilirsiniz!
Yorum