Büyü İmparatoru Novel
Bölüm 417, Alay
Çevirmen: StarReader
O gece, yıldızlar sonsuz havai fişekler gibi parıldarken, dondurucu bir rüzgar esti.
İmparatorluk Sarayı'nın çalışma odasında ışık hala yanıyordu. Pencereyi titreten rüzgarın ürkütücü sesi herkesi tedirgin ediyordu.
Arada sırada bir iç çekiş duyuluyordu, içerideki aynı hali yansıtıyordu.
“Bay Sima, sizce o çürük Huangpu Tianyuan neden hala hamlesini yapmakta bu kadar geç kaldı? Hatta ona yedi evin yetkisini bile verdim. Bu kadar mükemmel fırsatlar ucuza gelmiyor!”
İmparatorun parmakları masanın üzerinde davul çalıyordu, gözleri bıçak kadar keskindi.
Sima Hui cevap verdi, “Majesteleri, Leng Wuchang aptal değil. Luo klanının genişleme kampanyası için bir bahane bulmasını istedi. Ancak gecikmeli başlangıcı, imparatorluk başkentine baktığını gösteriyor.”
“Regent Estate barışçıl bir imparatorluk başkentiyle nasıl savaş başlatabilir? Her şeyden önce, Zhuo Fan ve Majestelerine aynı anda yanıt vermek için tüm güçlerinin yerinde olmasını bekleyecek, başlamadan önce.” diye önerdi Fang Qiubai.
İmparator öfkeyle gülümsedi, “Bu kurnaz ihtiyar tilkilerin her biri sadece durup izliyor. Zhuge Changfeng yapıyor ve Leng Wuchang da öyle. Hımm, hem sarayı hem de ulusu tutuşturacak kıvılcım her an olabilir. Ama kimse üçüncüsü tarafından avlanma korkusuyla boynunu uzatmak istemez. Her iki çatışma da aynı anda gerçekleşmek zorundadır.
“Dışarıda, Regent Estate'in Zhuo Fan ile olan iç savaşı bir üstünlük savaşı. Ama benim burada Zhuge Changfeng ile olan mücadelem farklı mı? Sadece bu kurnaz herif bana tutunabileceğim hiçbir açıklık bırakmıyor. İyi bir bahane olmadan Başbakan'a saldırmaya başlarsam insanlar beni kınayacak. Ama burası ne kadar sessizse, dışarıda savaş nasıl başlayabilir?” İmparator iç çekti.
Sima Hui eğildi, “Majesteleri, Zhuge Changfeng, kutlamayı bahane ederek yetkisiyle Quanrong'u getirdi. Onlarla işbirliği yapıyor olmalı. Olay geçti ama heyet hala ortalıkta. Majesteleri yakında onları kovmak için en iyi sebebi bulacak. Majesteleri'nin… ”
“Öksürük, öksürük, öksürük...”
İmparatorun şiddetli öksürük krizi konuşmasını böldü. Mendili alınca üzerinde kan vardı.
“Majesteleri!” Herkes paniğe kapıldı.
İmparator onları rahatlattı, ilaçlarını aldı ve rahat bir nefes aldı, kendilerini çok daha iyi hissettiler.
Diğerlerine dönerek imparator gülümsedi, “İyi ama hayatım sona eriyor. Uzun süre dayanamam. Bir imparator, bir yetiştiriciden farklıdır. Zamanımı alan bu kadar çok şey varken, eğitim almak ve ömrümü uzatmak için çok az zamanım kalıyor. Ha-ha-ha, ben bile buna karşı koyamam. Evet, Bay Sima haklı. Kaybedecek zamanımız yok. Bunu daha fazla uzatmaktan acı çeken tek kişi ben olacağım.”
Sima Hui eğildi ve içten içe iç çekti. Diğerleri imparatora kendi gösterişleriyle en büyük saygılarını gösterdiler.
Saray işleriyle boğuşan ve zamanı kısıtlı bir imparator, hâlâ mirasını halefine bırakacak barışçıl ve birleşik bir dünya için elinden gelen her şeyi yapmak istiyordu.
İnsanlar onu zayıf olduğu için hatırlayabilir ve yetersizliği için onunla alay edebilirdi, ancak gerçeği yalnızca adamları biliyordu. Tıpkı eski imparatorlar gibiydi, cesur ve güçlü.
“Fermanımı dinleyin!”
İmparator gürledi, “İlahi Ejderhalar Sima Hui, Fang Qiubai ve Gölge Kral, Regent Malikanesi'ne gidecek ve Malikane Lordu Huangpu Tianyuan'ın Zhuo Fan'ı yakalamasına yardım edecekler. Hemen yola çıkın!”
(Ne?!)
Adamlar tam bir şok içindeydiler.
Sima Hui ısrar etti, “Majesteleri, imparatorluk başkenti hala huzursuz. Eğer biz gidersek sizi kim koruyacak? Lütfen emrinizi geciktirin!”
“Lütfen Majesteleri!” Diğerleri eğildiler.
İmparator gülümsedi, bakışları sabitlendi, “Ben sadece onlara çılgınca koşmaları için bir şans veriyorum, ha-ha-ha!”
İmparator elini şıklattı ve kaygısız bir kahkaha atarak oradan ayrıldı.
Sadece adamlar hâlâ orada durmuş, kendilerine kaybolmuş bir şekilde bakıyorlardı.
Lordlarının karakterini biliyorlardı. Emirleri kesindi. İlahi Ejderhalar ve Gölge Kral itaat etmek zorundaydı…
vuuuş~
İmparatorluk başkentinden üç nokta uçtu, ama haber yıldırım gibi yayıldı.
Başbakan'ın evinde, Zhuge Changfeng arka bahçesinde şarap yudumluyor, ayın tadını çıkarıyordu. Ayaklarının altındaki zemin şişti ve bir insan şekline dönüştü.
Hu Lianchai heyecanlı görünüyordu, “Başbakan Zhuge, imparatorun etrafındaki tüm uzmanların Zhuo Fan'ın peşine düştüğü haberini aldık. Genç efendi ve İmparatorluk Öğretmeni şimdi harekete geçip geçmememiz gerektiğini sormak istiyor.”
“Ha-ha-ha, ne hareket? İmparatorluk başkentinin sunduğu her şeyin tadını çıkaramazdın, çünkü çok büyüktü. Şehirde bir yürüyüşe çıkmak, geleneklere katılmak ve sadece anı yaşamak daha iyi olmaz mıydı?” Zhuge Changfeng şarabını yudumlarken kıkırdadı.
Hu Lianchai bağırdı, “Başbakan bey, Quanrong savaşçıları gün batımını izlemeye gelmedi, bunu biliyorsunuz!”
“Elbette biliyorum. Bu yüzden sana rahatlamanı ve ne istersen onu yapmanı söylüyorum. Yaşlı adamın eline oynama.” Zhuge Changfeng başını iki yana salladı.
Hu Lianchai anlamadı, “Başbakan bey, bunların hepsi bir tuzak mı? Ama iki İlahi Ejderha ve Gölge Kral'ın gittiğinden eminim. İmparator savunmasız!”
“Ha-ha-ha, ne kadar saf. Etrafta İlahi Ejderhalar olmaması ve savunmasız olmak iki farklı şeydir. Acele etme, yaşlı budala hazırlıklı geldi.” Tekrar yudumlayan Zhuge Changfeng onu el sallayarak uzaklaştırdı.
Hu Lianchai dönerek mırıldandı, ayrılırken, “Hıh, Tianyu korkaklarla dolu. Böyle altın bir zamanda bile harekete geçmiyor…”
“Ne dedin?”
Zhuge Changfeng en ciddi tonuyla uyardı, “Genç efendinize ve İmparatorluk Öğretmeninize bir mesaj verin. Önümüzdeki birkaç gün boyunca sakin olun. Hepiniz umrumda olmadan ölebilirsiniz, ancak önemsiz bir şey yüzünden planımın başarısını tehdit ederseniz, başınıza başka bir şey gelir.”
Zhuge Changfeng, sadece bir Derin Cennet yetiştiricisi olabilirdi, ama o Başbakandı. Buz gibi tonu, Radiant Stage uzmanı Hu Lianchai'nin bile ürpermesine neden oldu.
“Geri dön!” diye bağırdı Zhuge Changfeng.
Hu Lianchai başını salladı ve çamura geri gömüldü. Yalnız kalan Zhuge Changfeng, şarabını tatmaya devam etti, “Yaşlı adam, sonunda ağını attın. Ama bu yemi kullanmak biraz tehlikeli değil mi? Yoksa İlahi Ejderhalar ve Gölge Kral'ın dışında sakladığın başka bir şey mi var?”
Zhuge Changfeng düşündü.
Bu arada ikinci şehzadenin yepyeni malikanesinde, şehzade elleri sürekli titreyerek salonda volta atıyordu.
Gece karanlığında bir gölge belirdi, Hell valley'nin yeni beyni You Ming.
“Majesteleri, beni mi istediniz?” You Ming eğildi.
İkinci prens huzursuzluk içinde ona ateş etti, “Sir You Ming, mükemmel zamanlama. Az önce önemli bir bilgi duydum…”
İkinci prensin gözleri etrafta gezindi, sonra sahil güvenli hale geldiğinde fısıldadı, “İmparatorluk babasının iki İlahi Ejderhası ve Gölge Kral Zhuo Fan'ın peşine düştü. İmparatorluk babası savunmasız.”
Bunun bir alay olduğunu bir aptal bile anlayabilirdi. (ve buna ancak senin gibi bir aptal kanar! Ama yine de, senin aptallığın olmasaydı, seni asla bir keman gibi oynayamazdım.)
You Ming düşüncelerini iyi sakladı, sadece hafif bir gülümseme gösterdi, “İkinci prens, benden ne istediğinizi anlamıyorum.”
“Şey, Sir You Ming'e, anlamalısın. Şu anki durum…”
İkinci prens gergindi, kollarını savuruyordu ama hâlâ o birkaç masum olmayan kelimeyi söyleyecek cesareti bulamıyordu.
“Sir You Ming, Kutsal Bakire'nin beni yönetmeye uygun görmediğini biliyorsun…”
“İkinci prens çok endişeli. Kaderle ilgili olarak, üç kısım cennetin iradesi ve yedi kısım sıkı çalışmadır. Sahneye çıkacak kadar inançlı değilsin, ayrıca Yun Xuanji'nin Huangpu Qingtian'ın kaderini okumasına izin vermezdin. ve sonunda hükmetme hakkı olan Huangpu Qingtian öldürülmedi mi?”
“Evet, ben de tüm bu ilahi takdir abartısının saçmalık olduğuna inanıyorum.” İkinci prens kabul etti, “Bu yüzden sizden kaderi yeniden yazmama yardım etmenizi istedim, Sir You Ming.”
“İkinci prens, kaderi bile okuyamıyorum.” You Ming, aptalın aklından geçenleri gayet iyi bildiği için aptalı oynadı.
İkinci prens, sakinleşmek için derin bir nefes aldı, “Efendim Leng, bundan sonraki eylem planım hakkında bana tavsiyede bulunmanızı istiyorum.”
“Bekleyelim ve görelim.” dedi You Ming.
İkinci prens hayal kırıklığına uğramıştı: “Ama şimdiki durum...”
“Majesteleri, eğer aklınız varsa neden beni soruyorsunuz?” You Ming gülümseyerek sözünü kesti.
İkinci prens başını iki yana salladı, “Bana göre, Sir You Ming dünyadaki en parlak zekadır, Leng Wuchang ve Zhuge Changfeng'den daha iyidir. Hiçbiri Zhuo Fan'ı oynayamazdı, ancak Sir Ming'in Yun Shuang'a elini sorma tavsiyesi çocuğu iyi bir hale getirdi. Sadece iplerin ucunda değil, tüm ulus peşinde. Sir Ming gerçek bir dahi! Bana olduğun yerde kalmamı söylediğin için, o zaman yapacağım şey bu.”
You Ming memnun bir gülümsemeyle başını salladı, ama içten içe gülüyordu.
(Aptal, Zhuo Fan'ın böyle bir oyuna kanması için akıl hastası olduğunu mu düşünüyorsun? O her zaman işin içindeydi! İlk başta bunu kurmam için seni kullanmamı kim sağladı sence?)
(Hıh, bu aptal umutsuz vaka. Regent Estate ve Zhuo Fan'ın tarafını tutup bu aptalı satmak için elime geçen ilk fırsatı değerlendirmek daha iyi.)
You Ming'in sırıtışı ikinci prensin tam güvenini kazandı, sonra da “İyi çocuk.” diye övdü.
En yeni okuma deneyimi için Fenrir Scans adresini ziyaret edin
Yorum