Büyü Dünyasında Bir Mafya Novel
Bölüm 37: Ateşli Silahlar
Jesse'nin yere düşen bedenine bakan vicente, bir an sessiz kaldı ve silahının namlusundan çıkan dumanı izledi.
“Ailemi tehdit edenlerin geleceği bu, Jesse. Eğer gücüm yetiyorsa, eski dostlarımı ve müttefiklerimi bile esirgemem!” diye mırıldandı vice, o silonun tepesinde dikilirken ve aşağı bakarken.
Daha sonra, ailesiyle birlikte Saltstar City'ye gitmeden önce yaptığı gibi, tüfeğine baktı.
vicente, Dünya'daki zamanında gözleri kapalıyken bile silah yapmayı biliyordu. Silah yapmak için neye ihtiyacı olduğunu, ihtiyaç duyulan her malzemeyi ve gereken özeni adım adım biliyordu.
Babasının kendisine verdiği harçlıktan birkaç kuruş biriktirmeyi başardığında, Martell Köyü'ndeki bir demirciye gitmiş ve ihtiyaç duyduğu parçaları geliştirmesini emretmişti. Fenrir Scans
Bu silahları tek başına monte edebilen biri olduğu için 'fikrinin' çalınmasından korkmuyordu, bu yüzden son iki yıldır silah parçalarıyla ilgili iş yapıyordu.
Bu esnada odasında bir adet uzun menzilli tüfek, iki adet av tüfeği ve bir adet tabancayı bir araya getirip saklamayı başarmıştı.
Ne yazık ki bir buçuk yıl önce babasıyla birlikte katıldığı bir avda, silahlarının güçlü varlıklara karşı pek işe yaramadığını fark etti.
Büyü rütbesinin 2. aşamasında bu silahların mermileri artık etki etmiyordu.
Avı sırasında bu seviyedeki bir hayvanla karşılaşınca onu denedi ve tüfeğinin kendisine saldıran hayvanın devasa bedenine karşı neredeyse hiç etkisi olmadığını gördü.
Bu deneyimden sonra silahlarını geliştirmeyi bıraktı ve Saltstar City'ye gitmeden önce onları bir kenara koydu.
O zamanlar tek planı kaynak toplamak ve bir gün gerçekten fark yaratabilecek güçlerini uyandırmaktı.
Ancak bu gece böyle bir durumla karşılaşınca vicente planlarına geri döndü ve silahlarını tekrar kullanmaya karar verdi.
“Patron, bu şey inanılmaz! Gücü gerçekten olağanüstü!” Av tüfeği tutan iki genç adamdan biri, parlayan gözlerle o şeye bakarken söyledi.
Diğeri de kendisine çok daha fazla güç veren o şeye memnuniyetle bakıyordu.
“Bu silah harika! ve sanki ona mana yükleyip saldırılarını güçlendirebileceğimi hissediyorum!” Diğeri yüksek sesle söyledi ve vicente'nin dikkatini çekti.
vice, bunu bugüne kadar Rory'den başka kimseye göstermemişti, çünkü başkalarına bu fikrin nereden geldiğini açıklamak gibi zor bir görevi üstlenecekti.
Bu nedenle uyanan büyücülerin bu silahlara nasıl tepki vereceğini bilmiyordu.
Bunu duyunca hemen sordu. “Emin misin?”
“Hmm, aslında sanırım farkında olmadan o mermiyi güçlendirmek için manamın bir kısmını kullanmışım.” dedi genç adam.
vicente hemen Jesse'nin cesedinin yanına koştu ve adamın gerçekten ölüp ölmediğini kontrol ettikten sonra vücudundaki yaralara baktı.
Jesse ölmüştü ama vicente'nin atışından dolayı değil! Fenrir Scans
'Kurşunum beynine o kadar derine girmemiş… Belki ondan sonra yaşayabilir. Ama bu iki delik…' vicente, o ikisinin attığı kurşunların açtığı deliklerin büyüklüğünü gördü.
Her biri o kadar büyüktü ki vicente'nin elleri mermilerin isabet ettiği yerlere rahatça sığabiliyordu.
Bu deliklerin yakınındaki organlar ve kemikler yok olmuştu.
Bunu gören vicente'nin gözleri parladı.
'Yanılmışım!
Bu silahlar onları kullananın büyüsünden etkilenebilir! Daha önce bunu düşünmemiştim çünkü çok az mana kullanabiliyorum ama uyanmış güçlere sahip insanlar çok daha fazlasını yapabilir!'
Silahlarının potansiyelini keşfettiğinde neredeyse sevinçten zıplayacaktı.
Muhtemelen iyi bir yeteneği yoktu ama eğer bu tür silahlar kendisini ve halkını güçlendirmek için kullanılabilseydi, onlar için her şey değişebilirdi!
vicente bunları düşündükten sonra daha fazla silah geliştirmeyi ve silahlı bir grup kurmayı düşündü.
“Tamam, ikinizden bu cesedi Karga Ormanı'na atmanızı istiyorum.” dedi bir süre sonra ikisine.
Karga Ormanı, Martell Köyü civarında bulunan bir ormandı.
“Peki ne yapacağız?” diye sordu ikisinden biri elindeki silahı göstererek.
“Onları bana verin. Kendinizi korumanız için bu tabancayı size ödünç vereceğim. Bu silahlar hakkında daha sonra konuşuruz, ancak şimdilik başka kimseyle konuşmayın.” dedi, o ikisine ciddi bir şekilde bakarak.
İkisi de çocuğun emrini hemen kabul ettiler ve vicente'ye pompalı tüfeklerini uzatırken, vicente de onlardan birine tabancayı verdi.
vicente'den ne kadar büyük ve güçlü olsalar da, her ikisinin de endişelenmesi gereken aileleri vardı ve daha da önemlisi, yoksul insanlar olarak aptal olamazlardı.
Bu ateşli silahları öğrendikten sonra vicente'nin safında olmanın potansiyelini hemen fark ettiler.
Eğer onunla devam ederlerse, gelecekte muhtemelen daha fazla silah ve ayrıca gruplarında daha fazla insan olurdu. Bu, kesinlikle durumlarını şimdi ona isyan etmelerinden daha fazla iyileştirebilirdi.
Yeteneği düşük insanlar olarak, potansiyelleri tek başına sınırlıydı. Ancak olağanüstü bilgi ve bağlantılara sahip birinin yanında her şey farklı olabilirdi.
Böylece hızla oradan ayrılıp Karga Ormanı'na doğru yola koyuldular.
Jesse'nin cesedini alıp gittiklerini gören vicente, silahlarını bir kutuya koyup evden ayrıldı ve evine döndü.
…
“Rory, benim. Kapıyı aç.” vice evinin kapısını üç kez çaldıktan sonra kısık bir sesle söyledi.
Rory, oyunculuk yaparken Nina ve Peter ile birlikte buraya geri döndü.
Peter hâlâ baygındı, Nina ise kardeşinin yokluğunda Rory'ye itaat etmesi gerektiğini biliyordu.
Rory, o iki çocuğa bakmakta hiç zorluk çekmemişti ve vicente'yi duyduğunda hemen kapıyı açtı ve vice'ın son birkaç haftadır yerleştirdiği kilitleri açtı.
“Ee? Nasıl geçti?” diye sordu Rory, arkadaşına düşünceli bir şekilde bakarken.
“Her şey bitti. Jesse ile olan sorunlarımızı çözdük.” vicente, konuşurken o düşmanın oğlunu bıraktığı yere doğru yürüdü.
“Şimdi ne yapacağız?” Rory, Jesse'nin öldürülmesinden rahatsız olmamıştı çünkü onun nasıl bir grubun parçası olduğunu biliyordu.
vice alçak sesle, “Bu çocuğu köyün ortasında serbest bırakacağım ve sonunda biri onu annesine götürecek,” dedi ve ardından çocuğu kaldırıp omzuna attı.
Yorum