Kara Büyücünün Dönüşü Bölüm 164: Her Şeyi Çıkar

Kara Büyücünün Dönüşü Novel

Çevirmen: Rin Fenrir
2. seviye bir güç taşını bulmak oldukça zordu. Raze bunu normal pazarlarda bile görmemişti, bu yüzden çoğunlukla Pagna Akademisi’ndeki ikinci sınıf öğrencilerine verilen ya da yalnızca Müzayede Evi veya benzeri bir yerden alınabilen bir şey olduğunu varsaydı.

Pagna Dünyası hakkında hala çok bilgili değildi, bu yüzden sadece gördüğü şeylere dayandırabilirdi. Her iki durumda da çok mutluydu. Sadece 2. seviye bir güç taşı elde etmekle kalmamıştı, aynı zamanda bunu başarmak çok da zor bir iş değildi. Büyü ve Pagna becerilerinin bir kombinasyonunu kullanarak yendiği canavar yıkıcı bir darbe yaratmıştı.

“Biraz meşgul olacağım!” Raze bağırdı. “Sadece beni koru ya da görürsen herhangi bir şeyin bana yaklaşmasını engelle.”

Raze, Dame’in cevap vermesine zaman bırakmadı ve hemen dağa geri koşarak bir ağacın arkasına saklandı. Kar hâlâ kalın olduğu için parmağıyla karda daireler çiziyordu. Parmağı hızla kızarmış ve uyuşmaya başlamıştı ama umurunda değildi. Heyecan ve adrenalin onun için çok fazlaydı ve kısa bir süre sonra daireyi çizmeyi bitirmişti.

“Neyin peşinde bu?” Dame yukarı çıkarken kendi kendine söyleniyordu. Peşlerinden gelen bir canavar yokmuş gibi görünüyordu ama daha aşağıya doğru giderlerse durum değişebilirdi.

Yerde yatan ölü canavara bakarken, Raze’in birkaç dakika önce yaptığı şey gözünün önüne geldi. Saldırı güçlüydü, 2. seviye bir canavarı ortadan kaldıracak kadar güçlüydü.

“Raze, merak etmeye başlıyorum, ne kadar güçlü olduğun hakkında bir fikrin var mı? Dame kendi kendine düşündü. ‘Üçüncü aşamadaki bir baş öğrenciyi alt edebildin ve bunu bir Pagna savaşçısı olarak yeteneklerini ve şimdi de büyünü kullanarak yaptın.

Ancak sihrini ve becerilerini bir araya getirdiğinde, bu dünyanın dışında bir şey yaratabiliyorsun. Her ne kadar 2. Aşama bir savaşçı olsan da, şu anda 4. Aşama bir savaşçıyla başa çıkabileceğini düşünüyorum.

Raze şu anda 2. seviye güç taşını emmeye çalışıyordu. Buz özelliğine sahip olduğu için onun gücünü kendi güç çekirdeğine ekliyordu. Kristali özümsedikten sonra, artık Rüzgâr ve Karanlık’ın yanı sıra Buz’u da kullanabileceği anlamına geliyordu.

Derin bir nefes aldığında, kristal enerjinin kalıntıları yok olmuş ve sihirli çekirdeğine eklenmişti.

“Bu bir başarı! Raze ağaçtaki pozisyonundan ayağa kalkarken şöyle dedi. Vücudunun eskisi kadar soğuk hissetmediğini hemen fark etti. Bu işe yaradığının kanıtıydı.

‘Ne yazık ki özelliğin ne kadar güçlü olduğunu söyleyemiyorum. Başka bir yüzük mü yaratmam gerekecek? Acaba tüm elementler için yüzük yapmaya yetecek kadar parmağım var mı! diye düşündü Raze. “Her halükarda, artık buz özelliğine sahip olduğuma göre, yakınlığını artırabilirim.

Dame’a geri dönerken Raze düşünmeye başladı. Buz, Raze’in çok fazla bilgi sahibi olmadığı büyü türlerinden biriydi. Öyle ki, buzla ilgili daha fazla güç taşı emmek dışında, doğal olarak yakınlığını artırmak için ne yapması gerektiğini bile bilmiyordu. İşte o zaman Dame ile karşılaştığında aklına başka bir fikir geldi.

“Ah, kristal gitti mi? Onunla bir eşya ya da bir Qi hapı yaratmak isteyeceğini düşünmüştüm. Onu ne için kullandın ki?” Dame sordu.

“Büyü için kullandım,” dedi Raze elini yağan karın üzerinde gezdirirken ve kar donmaya başladı. Ağırlaştıkça hemen ardından karın içine düştü. “Eşyalar için her zaman güç taşlarını kullanamam; kendimi dengelemem gerek, böylece birine ya da diğerine çok bağımlı olmam. Bu arada, buz elementiyle herhangi bir şekilde ilişkili olabilecek herhangi bir Pagna tekniği biliyor musun?”

Dame bilip bilmediğini anlamaya çalışırken çenesinin yan tarafını kaşımaya başladı.

“Dürüst olmak gerekirse bildiğimi söyleyemem ama yakında kütüphaneye gideceğiz, o zamana kadar öğrenmiş oluruz,” diye açıkladı Dame. “Ama neden bir uygulama tekniğine ihtiyacınız var?”

Bu dünyanın xiulian teknikleri, eğitmeye çalıştığı yakınlıkla eşleştiği sürece Raze’in özünü de güçlendirebiliyordu.

“Sadece bazen belirli bir enerji türünü toplamaya yardımcı oluyor,” diye açıkladı Raze.

“Ah, şimdi anlıyorum,” dedi Dame yürürken ve ikisi de öldürdükleri büyük yılan tipi ölü canavarın yanındaydı. “Kristale ihtiyacın var çünkü sana büyün için buz tipi güçler veriyor, peki ya beden?”

“Ceset mi?” Raze sordu.

“Beden,” diye yanıtladı Dame ve elini yaratığın başının bir tarafına koydu. “Görüyorsun, güçlerinin çoğu içlerindeki güç taşlarında, ama aynı zamanda bedenlerinde de kalıcı bir güç var. Büyünü artırmak için bedenlerindeki gücü alırsan, 2. seviye güç taşlarını kendine saklayabilir misin?”

Raze’e alabildiği kadar kristal vermek Dame’ın da işine geliyordu çünkü kendisi de kristal alıp satacaktı ama böyle şeyler yapmak için kristallere ihtiyaçları vardı.

Gözlerini kapatan Dame sanki bir şeye odaklanıyormuş gibi görünüyordu. İşte o zaman sol kolundaki tüm damarlar ortaya çıkmaya başladı. Sanki vücudunda neredeyse hiç deri yokmuş gibi şişkinleşiyorlardı.

Canavardan akan enerji damarlarında ve içinde dolaşıyordu. Sadece on saniye kadar sürmüştü ama Dame’ın işi bitmişti ve bir tür etki yaratmayı başardığını umuyordu.

“Kullandığım şey Şeytani Fraksiyona ait bir çıkarma tekniğiydi. O bedende hâlâ bol miktarda enerji vardı ve birisini öldürdükten hemen sonra onu almak faydalıdır,” diye açıkladı Dame.

Dikkatle izleyen Raze, enerjinin ölü canavardan Dame’a geçtiğini hissedebiliyordu. Bu şaka değildi; sorun büyücülerin böyle bir yeteneğe sahip olmamasıydı.

“Neden bana şu enerji çıkarma becerini öğretmiyorsun?” Raze sordu ve bunu biraz kibar bir şekilde yapmıştı ki bu onun yapacağı bir şey değildi.

“Ne kadar istesem de yapamam,” diye yanıtladı Dame. “Bu benim yeteneğim değil; bu Şeytani Fraksiyon’un yeteneği. Dürüst olmak gerekirse, bu becerileri Karanlık Fraksiyonun önünde gösterdiğin gibi göstersen, benim Şeytani fraksiyonumun da aynı şekilde davranacağından emin değilim.”

Raze az önce duyduklarından geri dönmek için artık çok geç olduğunu hissetti; bu beceriye ihtiyacı vardı çünkü onu şimdi ve gelecekte ne kadar iyi kullanabileceğini biliyordu.

“Eğer bana bu beceriyi nasıl kullanacağımı öğretirsen, sana başka bir eşya yaparım ve kim bilir bu sefer ne kadar güçlü olur,” dedi Raze.

“Başka bir eşya” sözlerini duymak, hem de Kara Büyücü’den duymak, Dame’ın reddedemeyeceği bir teklifti.

“Başka bir eşya, ha? Sanırım bunu bir sır olarak sakladığın sürece sorun olmaz. Sana çıkarma tekniğini öğretelim.”