Bir Fantezi Dünyasında Barbar Olarak Hayatta Kalmak Novel Oku
(Çevirmen – Gece)
(Düzeltici – Silah)
Bölüm 178: Deniz Kızı (5)
“İyi misin Aquaz?”
“Ben iyiyim. Peki ya siz, Bay Baker? Bu oldukça güçlü bir büyüydü.”
“Biraz dinlendikten sonra iyi olacağım.”
Baker homurdandı.
Derin bir bitkinlik hissi bütün vücudunu ele geçirmişti.
Aquaz da pek farklı değildi.
Mükemmel bir hazırlık ve planlamayla ortaya çıkarılmış bir güçtü.
Nadiren tükenen ilahiliğin tamamen tükenmesi nadir görülen bir durumdu.
“Ancak...”
Baker harap olmuş denize baktı.
Ketal orada maymunlarla mücadele ediyordu.
Baker bu manzarayı izlerken kuru bir kahkaha attı.
“Bizim varlığımız aslında gereksiz değil miydi?”
“...”
Aquaz itiraz edemedi ve acı bir tebessümle gülümsedi.
Baker'ın büyüsünden sonra bile yaklaşık on maymun hayatta kalmıştı.
Ketal, kalan maymunlarla tek başına ilgileniyordu.
ve savaş büyük ölçüde tek taraflıydı.
'Onun güçlü olduğunu biliyordum ama…'
Ketal, ciddiyet şeytanı Ashetiar'ı yenmişti.
Kavganın gidişatına bakılırsa, onunla oynadığını söylemek abartı olmaz.
Üstelik üst düzey bir iblisin yenilgisine katkıda bulunarak Kalosia Kilisesi'ne yardım etmişti.
Hatta bu çabaları tanrılar tarafından bile tanınmış, dolayısıyla eşsiz bir güce sahip olduğu biliniyordu.
Ancak Ketal'in şimdi sergilediği güç, onun beklentilerinin çok ötesindeydi.
“Bu güç nedir...?”
İnsanüstü düzey, insanüstü güç kullananları ifade eder.
Ketal'in gücü, insanüstü olarak kabul edilenlerin bile kavrayabileceği bir güç değildi.
'Ketal, Beyaz Kar Alanı'ndan gelen bir barbardı, değil mi?'
O, Yasak Topraklar'ın bir varlığıydı.
ve Yasak Topraklar'ın varlığı, Yasak Topraklar'ın varlığını bastırıyordu.
Elbette akla bir soru geldi.
'Beyaz Kar Alanı'nda tam olarak ne var?'
* * *
(Kıııııı!)
Maymunlar bağırarak üzerine doğru koştular.
Ketal hafifçe yumruğunu salladı.
Güm!
Bir yumrukla deniz sarsıldı.
Çarpmanın etkisiyle maymun, tüm vücudundan kan fışkırarak uçup gitti.
Denizin altına gömüldü ve bir daha hiç çıkmadı.
Baker'ın büyüsüne direnen maymunlar tek darbede öldüler.
(Key!)
(Kahkaha!)
İki maymun Ketal'in kollarını iki yanından yakaladı.
Bütün güçleriyle çekerek onu parçalamaya çalıştılar.
Ama başaramadılar.
Oysa Ketal kollarını hafifçe salladığında maymunlar oyuncak gibi sallanıyordu.
Ketal onları savurdu ve sonra yere çarptı.
Kumlar patladı ve her tarafa dağıldı.
Maymunlar kan kustular ve anında öldüler.
(Kaaaaah!)
Arkadaşlarının ölmesine dayanamayan lider maymun tekrar ona doğru koştu.
Hızı diğer maymunlarınkiyle kıyaslanamazdı.
Sert bir adım attı ve yumruk attı.
Ketal kaçmak yerine yumruğu kendi yumruğuyla karşıladı.
Pat!
Yumruk yumrukla buluştu ve lider maymun yuvarlanıp uçup gitti.
“Gerçekten çok güçlü.”
Ketal, çatışmanın şiddetini ölçerek mırıldandı.
Diğer maymunlardan çok daha fazla güce sahipti.
Neredeyse insanüstü seviyede bir kılıç ustası kadar güçlüydü.
Hatta Maximus'a iyi bir dövüş bile sağlayabilir.
“Ama hepsi bu.”
(Kaaa!)
Lider maymun hemen ayağa kalkıp bir adım attı.
Yüksek bir yere sıçradı ve vücudunu fırlatarak Ketal'i ezdi.
Ketal hafifçe uzanıp lider maymunun kafasını yakaladı ve yere çarptı.
Pat!
(Kııııııı!)
Maymun acı içinde çığlık atıp hemen ayağa kalktı.
Aradaki büyük güç farkına rağmen yeniden hücuma geçti.
“Kararlılık! Zorlu bir ortamda hayatta kalmak için en önemli şey bu. Ancak eşdeğer bir güç olmadan, bu sadece intihar eylemidir.”
Ketal ayağını oynattı.
Lider maymun tekmelendi, geriye kaydı.
Acıdan inleyerek oturdu, hemen ayağa kalkamadı.
“Hayır, bu...”
Aquaz, gözlerinin önünde yaşanan savaşa inanamıyordu.
Lider maymun kesinlikle güçlüydü.
O kadar güçlüydü ki, onunla savaşsa bile zaferi garantileyemezdi.
ve Ketal tam anlamıyla onunla oynuyordu.
Baker da ağzı açık bir şekilde Ketal'ı izliyordu, şaşkındı.
(Kaaa!)
Lider maymun uludu.
vücudu şişti.
Bütün gücüyle, hatta daha da büyük bir kuvvetle Ketal'e saldırdı.
Pat!
Ketal kaçmadı.
Lider maymunun yumruğunu çıplak bedeniyle karşıladı.
vücudu bir santim bile kıpırdamadı.
Lider maymunun kolunu yakaladı ve büktü.
Maymun çığlık atarak dizlerinin üzerine çöktü.
Ketal'in bakışları buz kesti.
'Bu, Yasak Topraklar'ın bir başka varoluşudur.'
Beyaz Kar Alanı'nın olduğu dönemde denizin derinliklerinde yaşayan ve nefes alan bir primattı.
'Hepsi bu kadar mı?'
Ketal, doğrudan bu durumla karşılaştığında hayal kırıklığına uğradığını hissetti.
Daha önce karşılaştığı Yasak Topraklar'daki bir diğer varlık olan Nano ise özeldi.
Gücü pek büyük değildi ama her şeyin yerini tutabilecek bir eşsizliğe sahipti.
Ketal'in ilgisini kendine has bir şekilde çekmişti.
Peki ya bu maymunlar?
Bunlar nelerdi?
Ne güçlüydüler ne de özel.
Nano'nun gücü bile tek başına tüm bu maymunların toplam gücünden daha fazlaydı.
Bunlar deniz altında yaşayan maymunlardı.
Bu tür canavarlar Beyaz Kar Alanı'nda bile bol miktarda bulunuyordu.
En ufak bir ilgi bile uyandırmadılar.
“Bir koz olmasını umuyordum… ama öyle görünmüyor.”
O halde devam etmeye gerek yoktu.
Ketal yumruğunu sıktı.
Lider maymunun göğsüne vurdu.
Pat!
Çarpmanın etkisi denizde de görüldü.
Lider maymun kan tükürdü ama bunu bastırıp tekrar saldırdı.
Ketal bir kez daha yumruğunu sıktı.
Pat!
Şiddetli şok dalgası, uzakta duran Aquaz ve Baker'ı geri itmeye yetecek kadar güçlüydü.
Lider maymun hareketsiz duruyordu.
Daha sonra kanayarak çöktü.
Ayakta kalan tek kişi Ketal'di.
Denizkızı'nın şehrini harap eden Yasak Topraklar'ın varlığı böylece ortadan kalkmıştı.
Ketal gülümsedi.
“Bitti.”
“Ah… evet.”
Aquaz kekeleyerek başını salladı.
***
(Çevirmen – Gece)
(Düzeltici – Silah)
Maymunlar yok edildi.
Artık denizkızı şehrini kirleten yaratıklar kalmamıştı.
Kukulitan hemen deniz kızlarını toplayıp şehre döndü.
Yüksek sesle bağırdı.
Şehirde saklanan deniz kızlarına kendilerini güvende hissetmelerini söyledi.
Bütün maymunlar ölmüş ve gitmişti.
Şehirlerini geri almışlardı.
Onun haykırışını duyan deniz kızları birer birer belirmeye başladılar.
İlk başta yüzleri korkuyla doluydu, ancak maymunların hepsinin öldüğünü doğruladıktan sonra ifadeleri aydınlandı.
“vaaay!”
“Kurtulduk!”
Birbirlerine sarıldılar, kurtulmanın sevincini yaşadılar.
Birçok denizkızı ölmüştü ama yarısı kadarı hayatta kalmıştı.
Küçük bir kayıp değildi ama şehirlerinin tamamen yok olmasından korktukları düşünüldüğünde bu bir mucizeydi.
Deniz kızları hayatta kalmanın sevincini yaşıyorlardı.
ve kendilerine yardım edenlere şükranlarını sundular.
“Teşekkür ederim! Teşekkür ederim!”
“Hepsi senin sayende!”
Deniz kızları Ketal ve arkadaşlarının yanına koşarak teşekkürlerini ilettiler.
Aquaz ve Baker, bitkin olmalarına rağmen gülümseyerek minnettarlıklarını kabul ettiler.
Kurtardıklarımızın içten teşekkürlerini duymak her zaman içimizi ısıtırdı.
Arada kalan denizciler bile deniz kızlarının minnettarlığını şaşkın yüzlerle karşıladılar.
“Teşekkür ederim!”
Kukulitan teşekkürlerini defalarca dile getirdi.
“Sayenizde şehrimizi geri aldık! Bahsettiğim eseri yakında hazırlayacağım. Ancak… şehir yarı yıkılmış olduğundan, onu bulmak biraz zaman alacak.”
Maymunlar şehrin yapılarını yıkıp, kendi evleri haline getirmişlerdi.
Şehir tamamen harap bir haldeydi.
Yıkılan şehrin aslına uygun olarak restore edilmesi gerekiyordu.
Aquaz başını salladı.
“Size yardım edeceğiz.”
“Ah… teşekkür ederim.”
Şehrin yeniden inşasına yardımcı oldular.
Üç süper insan seviyesindeki savaşçının yardımıyla yeniden inşa çalışmaları hızla ilerledi.
Deniz kızları sevinip onları övdüler.
ve her gece bir şenlik vardı.
Deniz kızları henüz tam olarak iyileşmemiş olsalar da sevinçlerini açıkça dile getiriyorlardı.
Ölenlerin yasını tuttular ve hayatta kalmanın sevincini yaşadılar.
Sanki bütün sorunlar çözülmüş gibi davrandılar, gerçekten de öyle görünüyordu, o yüzden kimse bunu dile getirmedi.
Herkes birlikte bayramın tadını çıkardı.
ve şehir yavaş yavaş kendini yeniden inşa ettikçe,
Artık iyileşen Aquaz konuştu.
“Yasak Topraklara gidip teyit edeceğim.”
“Denizin derinliklerine mi ineceksin?”
“Evet.”
Aquaz, Ketal'in sorusuna başını salladı.
“Maymunlar derin denizden geldi, deniz kızının şehrinden çok daha derin. Lider maymun yüzeye çıktığından, geri kalanların da yüzeye çıkmış olması muhtemel, ancak doğrulamak gerekiyor.”
Bunu başarmak için Aquaz derin denize inmeyi planladı.
Aslında tek başına gitmeyi düşünüyordu ama Baker bu planı duyduğunda hemen gönüllü oldu ve ikisi birlikte yola çıktılar.
“Anlıyorum. Bu çok cesurca.”
“G-gerçekten mi?”
Baker bu iltifat karşısında genişçe sırıttı.
“Sadece ikinizin gitmesi sorun olur mu?”
“Evet, yeterli. Ketal, lütfen burada şehirde dinlen. Biz hallederiz.”
“Eğer durum buysa.”
Ketal onlara katılmakta ısrarcı olmadı.
Maymunlara olan ilgisini tamamen kaybetmişti.
Eğer büyük bir fantezi alemi olsaydı, merak edebilirdi ama Yasak Topraklar'ı keşfetmeye hiç niyeti yoktu.
“O zaman yola çıkalım.”
“Dikkatli ol.”
“Endişelenmenize gerek yok. Maymunların işitme duyusu zayıftır.”
varlıklarını tamamen gizledikleri takdirde maymunlar onları tespit edemeyeceklerdi.
Bunu geçmiş deneyimlerden anlıyoruz.
Aquaz ve Baker deniz tabanına doğru yöneldiler.
Ketal onları uğurladı.
* * *
Ketal'i tek başına gören Kukulitan şaşkın bir ifadeyle sordu.
“Diğerleri nereye gitti?”
“Derin denize inip araştırmaya başladılar.”
“Ah… yani Yasak Topraklar üssüne gittiler. Doğrulama için şahsen gitmek için… beklendiği gibi…”
Kukulitan hayranlıkla mırıldandı.
Yüzünde hiçbir endişe yoktu.
Maymunların neredeyse tamamı su yüzüne çıkmıştı.
Derin denizde bir miktar maymun kalsa bile bunlar sadece kalıntıdan ibaret olacaktır.
Kukulitan, Aquaz ve Baker'ın bu işi sorunsuz bir şekilde halledebileceğine inanıyordu.
Ketal de benzer bir düşünceyi paylaştı.
Eğer bu ikisi varsa, kalan maymunlarla da sorunsuz bir şekilde başa çıkabilirler.
Ancak ifadesi belirsizdi.
'…Bir şeyler ters gidiyor gibi.'
Denizkızı şehrini istila eden Yasak Topraklar'ın varlığı yok edilmişti.
Sorun tamamen çözüldü.
Ama bir şeyler ters gidiyordu.
'…Gerçekten her şey bu kadar mı?'
Ketal olmasa bile iki süper insan seviyesindeki savaşçı bununla başa çıkabilirdi.
Yasak Topraklar gerçekten bu kadar mıydı?
Nano özeldi.
İnsanüstü seviyedeki savaşçıların bile farkına varmadan her şeyin yerine geçebilir.
Birleşince ortaya çıkan güç maymunlarla kıyaslanamazdı.
Bu primatlar, Yasak Topraklar'ın kadim varlıkları olan Beyaz Kar Alanı döneminden beri derinliklerde yaşıyorlardı.
Güçleri gerçekten bu kadar mıydı?
Elbette zayıf değillerdi.
Zekaları oldukça yüksekti, potansiyel olarak insanlarla kıyaslanabilirdi.
Sualtı ortamının benzersizliği göz önüne alındığında, bunlarla baş etmek inanılmaz derecede zordu.
Ancak Yasak Topraklar'daki varlıklar için çok zayıflardı.
Daha fazla olsalardı belki anlaşılırdı ama maymunların sayısı sadece birkaç düzine kadardı.
HAYIR.
Bu olamaz.
Sadece bu olamaz.
Sürekli olarak rahatsız edici bir duygu hissediyordu.
Ketal, deneyimlerinden dolayı bu duyguyu görmezden gelmemesi gerektiğini biliyordu.
O an Ketal farkına vardı.
Görevin tamamlandığına dair bildirim gelmemişti.
(Çevirmen – Gece)
(Düzeltici – Silah)
Yorum